Examples of using "Nesse" in a sentence and their turkish translations:
bu sayede
Tom bu binada oturdu.
Tom o binadaydı.
Bu gölde yüzebilir miyim?
Bu uçakta pilot var mı?
Luo'nun durumunda bu, fermante fasülye loruydu.
Bu işe girelim
O tuşa dokunma!
Kimse bu söylentiye inanmayacaktır.
O bu gemide.
O elbisenin içinde çok güzelsin.
Bu ülkede herkes herkesi gözetliyor.
Ben sık sık bu bankta uzanırım.
Hiç o köyde bulundun mu?
Kaza kavşakta oldu.
Amcam bu ofiste çalışıyor.
Bu köyde kaç okul var?
O elbisede içinde iyi görünürdün.
Bu yıl çok yağmur vardı.
O, o elbisenin içinde hoş görünüyor.
Bu hızla asla başaramayacağız.
O zaman akşam yemeği yiyordum.
Ben o konuda onunla anlaştım.
Ben o adama güvenmiyorum.
Bu trende az yolcu var.
Bu durumda, bir sorunumuz var.
O unutulmaz günde ne oldu?
O elbisenin içinde çekici duruyorsun.
Tom bu oyunda iyidir.
Tom'u bu binada istemiyorum.
ortaya başka bir çelişki atmama izin verin.
Bu konuda ise Şamanizm'den uzak kalmışız
Bir çok insan bu konuya çok takılmış
Tam o anda, otobüs durdu.
O zaman evdeydim.
Onun bu ay bir bebeği olacak.
O zaman ben Kanada'da idim.
Bu gezegende hayvan ve bitkiler yaşar.
O, benim bu ofiste çalışmama izin verdi.
Odayı görmek istiyorum.
Bu dünyadaki eğitim beni hayal kırıklığına uğratıyor.
Ben her zaman bu semtte yaşamak istedim.
- Bu yaz iki kilo aldım.
- Bu yaz iki kilo almışım.
Dünyada birçok kötü insan var.
Bu salon iki bin kişi alır.
Konuklar bu odada uyuyor.
Bu oda biraz güneş ışığı alıyor.
Bu durumda bu kuralı uygulayabilir miyiz?
Ben bu işin içinde yer almak istemiyorum.
Bu sandviçteki ekmek kuru.
Bu proje üzerinde çalışırken çok eğlendim.
Büyük babam bu sene yetmişine girecek.
- Bu konuda seninle aynı fikirdeyim.
- O hususta size katılıyorum.
Bu gibi bir durumda ne yaparsın?
- Tom bu yaz Boston'a gelmeyecek.
- Tom bu yaz Boston'a gelmeyecekmiş.
- Tom bu yaz Boston'a gelmiyor.
ama biz bu filmde de mafyayı sevmiştik
O videoda PTT ile ilgili bir örnek vermiştik
- Lütfen o kanepeye oturma.
- Lütfen şu banka oturmayın.
O günlerde seyahat etmek çok daha zordu.
Bu dünyada herkes para tarafından yönetilir.
Bu hafta sonu Rio'da olacağım.
Bu yaz ne yapıyor olacaksın?
Sanırım o bu ofiste çalışıyor.
- O elbisenin içinde küçük bir kıza benziyorsun.
- O elbisenin içinde küçük bir kız gibi görünüyorsun.
Biz bu yeni bilim dalının öncüleriyiz.
Tom bu vakitte çok meşguldür.
Tom şu an onun üzerinde çalışıyor.
Tom bu yaz Boston'a gelecek.
yine çıkarcı akrabalar çıkarcı insanlar vardı bu filmde
İşte bizim bu durumda o fotoğraf karelerinin her hangi bir tanesine gidebilmemiz aslında mümkün olabilir
ben bu işin en iyisiyim diyor.
Bu aptalca davranışa son vermelisin.
Şu an hatta bir arkadaşım var.
O kitaba dokunma.
Onun hepsi bu yerde başladı.
Beş günden beri o otelde kalıyor.
Bu çevrede büyüdüm.
Bu rapor üzerinde çalışarak bütün geceyi geçirdim.
Tom bu binada yaşıyor.
Ben o mahallede büyüdüm.
Sen hiç bu restoranda ünlü kişiler gördün mü?
Şimdi bu dünyada en çok ne istiyorsun?
Bu kış ülkeni ziyaret etmeye can atıyorum.
Keşke o şimdi hayatta olsa.
Çocukken biz bu nehirde çok yüzerdik.
- Bana şu an nerede olduğunuzu söyleyebilir misiniz?
- Bana şu anda bulunduğunuz yeri söyleyebilir misiniz?
Bu hafta sonu Boston'a gidemem.
piyasada hâkim olmaya çalışmalı, onu tanıyıp düzenlemeliyiz
Bu durumda zaman ışık hıza eşitse
O tür bir şeye karışmak istemem.
Bazı insanlar bu ülkede çok fazla avukat olduğunu düşünüyorlar.
Tom bu skandala dahil olduğunu sanmıyorum.
Henüz kalktım.
Bu durumda kimin otorite olduğu bilinmiyor.
O çivide giysilerini yırtmamaya dikkat et.
O zaman, evim hala inşa ediliyordu.
Bu ülkede Batı ve Doğu kültürleri kaynaşmıştır.
Şimdi bu sorun hakkında düşünemeyecek kadar çok yorgunum.