Examples of using "Samolotu" in a sentence and their turkish translations:
Sana bir model uçak yapacağım.
O, uçağa bindi.
Yakınlardaki bir hastaneye hayat kurtarıcı panzehirler
Ve enkaz oralarda bir yerde.
Ama uçak enkazı olup olmadığını söylemek zor.
Ve enkaz oralarda bir yerde.
O, oğlu için bir model uçak yaptı.
Uçakta 150 yolcu vardı.
Birkaç yolcu uçağa bindi.
Evet, kesinlikle uçak enkazına benziyor.
Los Angeles'a giden bir uçağa bindi.
Gazete röportajına göre, dün akşam bir uçak kazası vardı.
- Televizyon haberine göre, Hindistan'da bir uçak kazası olmuş.
- TV haberine göre, Hindistan'da bir uçak kazası vardı.
Pilot paraşütle güvenli şekilde indi, ama enkaz hâlâ kayıp hâlde.