Examples of using "Przestaje" in a sentence and their turkish translations:
Kalbi atmayı bırakıyor.
zaman geçtikçe çelişkili hâle geliyor.
O çalışmaya devam etti.
Ne zaman bir gezegendi ve ne zaman olmayı bıraktı?
Birçok insan artık kimseye inanmıyor.
Bugün kalp bakımı filozofların başlıca konusu değil,
Beni aramayı ve mesajlar göndermeyi bırakmadı.