Examples of using "Serce" in a sentence and their turkish translations:
Kalbimi kırdın.
Kalbim acıyor.
içler acısıydı.
Onun kalbi kırıktı.
Sen kalbimi kazandın.
kalp, duygusal hayatlarımızın bir sembolü oldu.
kalbin çok güçlü atmasını
Kalbi atmayı bırakıyor.
Kes, kalbimi kırıyorsun.
Kalp atışım hızlı.
Kalbim atmayı bıraktı.
Senin iyi bir kalbin var, Tom.
Tom kalbimi kırdı.
Yerliler onun kalbini yediler.
O benim kalbimi çaldı.
Onun kalbi hasta.
Onun altından bir kalbi var.
Kalbim gerçeği biliyor.
George kırık kalpli idi.
mecazi kalbe yani.
O, yürek parçalayan bir hikaye idi.
Gerçekten kalbimi kırmak istiyor musun?
Kalp, hislerimizi yaratmıyor olabilir
ve kalple ilgili ölümler gibi.
duygusal kalbin yolu, şaşırtıcı ve gizemli şekillerde
gerçekten de kırık ve hasarlı bir kalpten bahsediyor olabileceğimizi kabul edersek
Tom'un kolunda bir kalp dövmesi vardı.
1982'de Utah'da ilk kalıcı yapay kalp transplantını aldığında
- O elinden geleni yaptı.
- O canı gönülden yaptı.
Hem Louis hem de Paul Mary'nin kalbi için yarıştı.
Seninle konuşmak istemiyorum çünkü kalbimi kırdın.
Bu resimlerde görünen, ortada yas tutan bir kalp var
ve soldaki normal kalpten oldukça farklı görünüyor.
Bugün kalp bakımı filozofların başlıca konusu değil,
Aniden açılmış bir kalp uyanık, canlı ve aksiyonu ister durumdadır.
Bütün kalbim, bütün ruhum sana aittir.
mecaz ve anlam açısından insan kalbi kadar ilham verici değil.
Zavallı bir çocuk için kalbi sızladı.
İyi bir cerrah bir kartalın gözüne, bir aslanın kalbine ve bir hanımın eline sahiptir.
Tom'un bütün istediği onun vermek zorunda olduğu tüm aşkı kabul edecek bir kadın bulmaktı.
Kalbiniz ne kadar hızlı atarsa zehir vücudunuzda o kadar hızlı dolaşır.
Kalbiniz ne kadar hızlı atarsa zehir vücudunuzda o kadar hızlı dolaşır.