Examples of using "Mówiła" in a sentence and their turkish translations:
O, hızlı şekilde konuştu.
En çok üzerinde çalıştığı şey,
O, ailesi hakkında konuştu.
- Mary Japonjayı yavaşça konuştu.
- Mary yavaşça Japonca konuştu.
O yüksek sesle ve net konuştu.
O benimle İspanyolca konuştu.
Jane gerçeği söylediğini iddia etti.
O, ara vermeden 30 dakika boyunca konuştu.
O sanki benim annemmiş gibi konuştu.
Annem sık sık benimle gurur duyduğunu söyledi.
O kişinin senin hakkında ne söylediğini duymak ister misin?
Mary'nin gülümseyen yüzü herkesin onun mutlu olduğunu bilmesine izin verdi.
Tom'un, Mary'nin neden bahsettiği hakkında en ufak bir fikri yoktu.
Jessie Fransızcayı kötü; Almancayı daha da kötü konuşuyordu.
Ona kullanmamasını söylemesine rağmen, Tom Mary'nin bilgisayarını kullanmaya karar verdi.
Sana söylemeye gerek olmadığını anlıyorum.