Examples of using "Chciałem" in a sentence and their turkish translations:
Ben onu demek istemedim.
Bunu istiyordum.
Ödemek istedim.
Teşekkür etmek istedim.
Daha fazla istedim.
Bir astronot olmanın hayalini kurardım.
İstediğim tam olarak bu.
Ben oraya gitmek istedim.
Ben bir öğretmen olmak istiyordum.
Ben bir koç çalıştırmak istiyorum.
Tom'a yardım etmek istedim.
Çocuk sahibi olmak istedim.
Ben de bilmek istiyordum.
- Onun kazanmasını istiyordu.
- Onun kazanmasını istiyordum.
Hep bir evcil hayvan istedim.
Onu istemedim.
Her zaman Boston'u ziyaret etmek istedim.
- Seninle konuşmak istedim.
- Sizinle konuşmak istedim.
- Seni şaşırtmak istemedim.
- Seni ürkütmek istemedim.
- Bilmeni istemedim.
- Bilmenizi istemedim.
Bunu her zaman yapmak istedim.
Bir zamanlar bir astrofizikçi olmak istedim.
Sadece e postamı kontrol etmek istedim.
Sadece tavsiyeni istiyordum.
Her zaman onu söylemek istedim.
Görülmek istemiyorum.
Realistik bir sahne göstermek istemiyorum.
Boynumu korumak istiyordum. Bu yüzden kolumu uzattım,
Uzun süredir onunla tanışmak istiyorum.
O tam benim istediğim.
Köyüne geri gitmek istedim.
Sadece senin gibi olmak istiyorum.
Bu kadar zamanı boşa harcamak istemedim.
Sadece Tom'a bir şey söylemek istedim.
Taksi istemediğimi söylemiştim.
Sadece seninle konuşmak istedim.
Her zaman başka bir ülkeyi ziyaret etmek istemişimdir.
Ona senin kitabını göstermek istedim.
Bir yarış arabası sürücüsü olmanın hayalini kurardım.
Ben hep profesyonel bir basketbol oyuncusu olmak istedim.
Her zaman Boston'a gitmek istedim.
Nasıl yüzüleceğini her zaman öğrenmek istedim.
- Ben her zaman bir spor arabaya sahip olmak istedim.
- Hep bir spor arabam olsun istemişimdir.
Ben her zaman trombon çalmayı istedim.
Her zaman evinizi görmek istedim.
Her zaman sahnede şarkı söylemek istedim.
Ben her zaman bütün Avrupayı gezmek istedim.
Her zaman yapmak istediğim tek şey kendi restoranımı çalıştırmak.
Tüm duymak istediğim bu.
Bir yanım onu tutup etrafındakileri kovalamak istedi.
Ben her zaman bir çocuk kitabı yazmak istedim.
Burada olduğundan emin olmak istedim.
Onu yapmak istemedim ama yapmak zorundaydım.
Bunun hakkında Tom'a söylemeyi istemedim.
Bunun olmasını istemedim.
İstediğim ceket üç yüz dolara mal oldu.
Sadece buna bakmanı istedim.
Ben sadece bunu görmeni istedim.
Tom'la Fransızca konuşmak istedim.
Onun bu şekilde olmasını istemedim.
Ben sana aynı şeyi soracaktım.
Her zaman başka bir ülkeye gitmek istemişimdir.
Bunu özel bir durum içim saklamak istedim.
Ama bunu bir meslek hâline getirmek istemedim.
Santrancı gerçekten iyi oynayabilmenin hayalini kurardım.
Küçük erkek kardeşinle her zaman tanışmak istedim.
Ben her zaman dağlarda küçük bir otel işletmeyi düşündüm.
Her zaman Fransızca öğrenmeyi denemek istedim.
O filmi seninle izlemek istiyordum.
ve bir adım geriye gidip büyük resme bakmak
- Almayı istediğim şey tam olarak buydu.
- O tam olarak almak istediğim şey.
İstediğim şey süpermarkette yoktu.
Bunu yapmak istemedim ama Tom ısrar etti.
Ben her zaman mandolin çalmayı öğrenmek istedim.
Ben sadece seninle ilgilenmek istedim.
Sadece sana inanmadığımı söylemek istedim.
Proje müdürü olarak projelerime istediğim adı verebilirdim.
Ben her zaman onun ne anlama geldiğini bilmek istedim.
Her zaman obua çalmayı öğrenmek istedim.
Her zaman yapmak istediğim bir şey ailemle kamp yapmaya gitmek.
Sonra sabit durmak istedim ve bir kayaya tutundum.
Beş yaşındayken bir otobüs sürücüsü olmak istiyordum.
Seni gördüğüm andan beri seni öpmek istiyorum.
Tom'un beni bu takım elbisede görmesini istiyordum.
Tom'un iyi olacağını bilmeni istedim.
Tom ve Mary'nin nikahına gitmek istemedim.
Sadece bir kahve istedim.
Onlarla kaçmak istedim.
Sadece hatalı olmadığımdan emin olmak istedim.
Her zaman yapmayı istediğim bir şey senin gibi yemek yapmasını öğrenmektir.
Ona vurmak istedim ama o benden kaçtı.
Büyük bir metal kapı buldum, tırmanıp atlamaya çalıştım,
Olanları hakkında seninle konuşmak istiyordum.