Examples of using "śladu" in a sentence and their turkish translations:
- O, bir iz bırakmadan gözden kayboldu.
- O hiçbir iz bırakmadan kayboldu.
Tom bir iz bırakmadan ortadan kayboldu.
ve hâlâ vahadan bir iz yok.
Bizim çevrede düşmandan hiç iz yok.
Henüz Bear'dan iz yok! Anlaşıldı! Aramaya devam edelim.
Henüz Bear'dan iz yok. Anlaşıldı. Aramaya devam edin.