Examples of using "괜찮은" in a sentence and their turkish translations:
bazı iyi ortakları da dâhil ederek
onun dışında iyi görünüyor.
Potansiyel ürün artışı yönünden Hindistan avantajlı.
Ancak bir kişi benim bu acıya rağmen zafer hikâyeme inanmadı.