Examples of using "경제적" in a sentence and their turkish translations:
"Acımasız Kozmopolit Fareler"
daha güçlü bir ekonomik güvenlik,
ekonomik faaliyette 166 milyar dolardan daha fazla üretiyor,
Ekonomik değişime ve çevresel değişime ihtiyacımız var.
Yeni seçim kural ve yöntemleri kullanabiliriz,
İtibar da tıpkı bunun gibi çok kuvvetli ekonomik güçtür değil mi?
Örneğin, maddi kayıp:
Tıpkı ABD gibi, Birleşik Krallık’ta da sokağa çıkma kısıtlamaları var.
yasalarımızdan tüm insanların insanlık onuruna saygılı olmasını talep etmeliyiz.
beklenmeyen teknolojik, siyasi ve ekonomik değişimde
Ekonomik eşitsizliğin sebebini hükümet yolsuzluğuna ve elit kesime bağlıyordu.
sermaye ve gayretle takip etmek için çaba göstermeliyiz.