Examples of using "Stanchi" in a sentence and their turkish translations:
Herkes yorgun.
Herkes yorgun olacak.
Herkes yorgun görünüyor.
Gözlerim yorgun.
Herkesin yorgun olduğunu düşünüyorum.
Herkes yorgundu.
Biz çok yorgunduk.
Yorgunuz.
Onlar yorgun.
- Yorgunduk.
- Yorulmuştuk.
- Biz yorgunduk.
Onlar yorgun görünüyordu.
Onlar yorgun görünüyorlar.
Hepimiz yorgunduk.
Yorgunsan uyumaya git!
Onlar yorgundu.
Tom ve Mary yorulduklarını söylediler.
Tom hariç herkes yorgun görünüyordu.
Gözlerim yorgundu.
Gözlerim yorgun.
Tom ve Mary yorgun görünüyorlar.
Tom ve Mary yorgun.
Onu yapmaktan usanmıyor musun?
Tom ve ben yorgunuz?
Hepimiz yorgunuz.
Çok yorgun görünüyorlar.
Artık çalışamayacak kadar çok yorgundular.
Oldukça yorgunuz.
Saçmalıklarınızdan gerçekten bıktık!
Yolculuktan sonra, kendimizi çok yorgun hissettik.
Tom ve Mary çok yorgundu
Tom'la Mary çok yorgun görünüyorlar.
Tom ve ben her ikimiz de yorgunduk.
Tom ve ben çok yorgunuz.
Hem Tom hem de Mary yorgun.
Bisikletçiler yorgun ama mutluydu.
Herkes bu hikayeyi duymaktan usandı.
Tom ve Mary beklemekten sıkıldılar.
Hepimiz nispeten yorgunuz.
- Onlar yorgun olmalılar.
- Yorulmuş olmalılar.
Onlar bizim kadar yorgunlar.
Biz biraz yorgunduk.
Her ikimizde çok yorgunduk.
Yorgunduk ve açtık.
Tom ve Mary dövüşemeyecek kadar çok yorgundu.
O zaman çok yorgunduk.
Yorgun olduklarını söylediler.
Öğrencilerin çoğu yorgundu.
Hepimiz bundan bıktık.
Tom ve Mary artık iş için çok yorgundular.
Birçoğumuz yorgunduk.
Yorgun görünmüyorlar.
Çok yorgun görünüyorsun.
Yorgun görünüyorsun.
- Yorgun musun?
- Yorgun musunuz?
- Yoruldun mu?
- Yoruldunuz mu?
Yorgun olmadıklarını söylediler.
Sıcak güneş yüzünden, yorulmuşlardı.
Sen yorgunsun.
Yorgun görünüyorsun.
Güneş yakıyordu ve onlar yorulmuşlardı.
Dün çok şey yaptık ve bugün yorgunuz.
Adamları yorgun ve evden uzaktı ve kampanya sezonunda zaten geç kalmıştı.
- Yorgun olmalısın.
- Yorgun olmalısınız.
Her zaman yorgun görünüyorsun.
Sen hâlâ yorgun musun?
Yorgun olacağını düşündüm.
Neden yorgunsun?
- Yorgun değil misin?
- Yorgun değil misiniz?
Yorgun hissediyor musun?
Ne kadar yorgunsun?
Gerçekten yorgun görünüyorsun.
- Yorgunsun, değil mi?
- Siz yorgunsunuz, değil mi?
Yorgun değil misin?
Tom'u dinlemekten hiç bıkmıyor musun?
Tom'a bu gece uğramak için çok yorgun olduğumuzu söyleyelim.
Şimdi yorgun değil misin?
Neden o kadar yorgunsun?
- Neden yorgun değilsin?
- Neden yorgun değilsiniz?
Benim kadar yorgun musun?
Onu yapmaktan bıktınız mı?
- Bana göre yorgun görünmüyorsun.
- Benim için yorgun görünmüyorsun.
Dün öğleden sonra yorgun muydun?
Yaşamaktan bıktın mı?
Bugün niçin bu kadar yorgunsun?
- Yorgun olduğunu biliyorum.
- Yorgun olduğunuzu biliyorum.
Neden her zaman bu kadar yorgunsun?
- Yorulduğunu söyleme.
- Bana yorgun olduğunu söyleme.
- Çok yorgun görünüyorsun.
- Çok yorgun gözüküyorsun.
Senin bu kadar yorgun olduğunu bilmiyordum.
Yorgun görünüyorsun. Yatmaya gitmelisin.
Benden daha bıkmadın mı?
Ne kadar yorgun olursan ol onu yapmalısın.
Bana zaten yorgun olduğunu söyleme.
Bugünlerde çok çalışıyorsun. Yorgun değil misin?
- Tom'a yardım etmek için çok yorgun olduğunu söyle.
- Tom'a yardım edemeyecek kadar çok yorgun olduğunu söyle.