Examples of using "Scavare" in a sentence and their turkish translations:
Kazmaya devam et.
Sekizinciyi kuyuyu kazmak bir riskti.
Baksanıza, kazmak çok kolay.
Onu ellerimle kazarak çıkartabilirim.
Kazalım mı? Yoksa geri dönüp biraz su alarak onu oradan çıkartmaya mı çalışayım?
Kendini bir çukurda bulursan kazmayı bırak.
Bunu yiyebilirim ya da... Yeri kazabilirim. Hemen şurayı.
Kazalım mı? Yoksa geri dönüp suyu aldıktan sonra çıkartmayı mı deneyeyim?
Bu gerçekten sizi kurtarabilir. Sadece sığınak kazmak için değil, çığlar için de gerekli.
Ama aslında sadece kazıyoruz, ellerinizi kullanırsanız uzun sürmeyecektir.
ve şuradaki donmuş göle gidip bir delik açarak balık avlamaya çalışırım.
ve şuradaki donmuş göle gidip bir delik açarak balık avlamaya çalışırım.
bir problemi çözmek ve değişim yaratmak için motive oluyoruz.
Ama aslında sadece kazıyoruz, ellerinizi kullanırsanız uzun sürmeyecektir.