Examples of using "Guarda" in a sentence and their turkish translations:
Bak, bak!
Ama aslında baksanıza!
Bakın!
Şuna bakın.
Kimse ona bakmıyor.
O, PBS izler.
O, PBS izliyor.
Vay canına, şuna bakın.
Durun. Baksanıza.
Şuna baksanıza.
Durun. Baksanıza.
Tanrım, bakın, bir kartal!
Evet, baksanıza!
Şuna bakın!
Buraya bakalım.
Baksanıza, deniz minareleri!
Tanrım, bakın!
Vay canına, Baksanıza!
Tanrım, baksanıza.
İşte böyle, bakın.
Evet, bakın. Burada.
Tanrım, baksanıza.
"Bak." dedi.
Aa! Kar yağıyor!
Tom TV izlemez.
- Çoğu zaman televizyon izler.
- Sık sık televizyon izler.
Anne, bak ne buldum.
Tom çok televizyon seyrediyor.
O, geceleyin televizyon izler.
Şu bölgeye baksanıza.
Bakın, burada.
Buraya bakalım.
Burada büyük bir uçurum var.
Oldukça kötü kokuyor! Evet, bakın!
Vay canına, şuna bakın.
Sıçanlar. Bakın!
Sıçanlar. Bakın!
Şuna baksanıza.
Tanrım, bakın!
Şuna bakın! İşe yaradı.
Vay canına, harika parlıyor. Şuna bakın.
Baksanıza, burası çok dik.
- Kutunun içine bakın.
- Kutuya bak.
Bekle ve gör.
Bak!
Şu kıza bak!
Yıldızlara bak.
Şu sincaba bak.
O bazen tv izler.
Her zaman geleceğe bakıyor.
Neden artık o bana bakmıyor?
Artık neden bana bakmıyor?
Bir şair, bir adamın bir kadına baktığı gibi dünyayı inceler.
O bana neden bakıyor?
O, hiç tv seyretmez.
Küçük bir mağara. Evet, baksanıza.
Evet, baksanıza! Larvaları gördünüz mü?
Şu devasa su tankına bakın.
Bakın, geriye doğru kıvrıldığını görebilirsiniz.
Vay canına, harika parlıyor. Şuna bakın.
Olamaz, şuna bakın.
Bakın, parlayan şey buydu.
Nereye döndüğümüze bakın.
böyle bir durumda bile,
O şimdi televizyon izliyor.
Tom çok fazla televizyon izliyor.
Kelly, yıldızlara bak!
Bak, yıldız kayıyor!
Bak Tom, iyi olacak.
Bak, ne güzel bir takım!
Şu yakışıklı çocuğa bak.
Tom sadece izler.
Ne olabileceğine bak.
Tom PBS izliyor.
Hey, Tom, buna bak.
Şu binaya bakın.
- Bak, ne güzel bir ay!
- Bakın, ne güzel bir ay!
Buraya bak!