Examples of using "Riuscì" in a sentence and their turkish translations:
Sonunda o başardı.
O kaçmayı başardı.
O bir araba sürebildi.
Kutuyu açmayı başardı.
O, vergileri azaltabildi.
O, zamanında oraya varabildi.
O, kutuyu açamadı.
O kaçmayı başardı.
ama kazancını değerlendirmeyi beceremedi.
O kaçmayı başardı.
Tom zamanında oraya varmayı başardı.
O, sözünü tutamadı.
O, onu bir ata binmeye ikna edemedi.
Sınavı geçebildi.
Ama nihayetinde devlet üniversitesine giderek
Sosyal hizmetlerde yüksek lisans eğitimi alabildi
Nihayet, Mario prensesin sevgisini kazanmayı başardı.
O, geri dönüş yolunu bulamadı.
gövdesini göbeği üzerinde çevirebilmişti.
Ölen adam bir şey söylemeye gayret etti ama söyleyemedi.
O, dağa tırmanmakta başarılı oldu.
Fakat Kutuzov hala Kaluga yolunu tıkıyordu.
Karısını mutlu etmeye çalıştı fakat edemedi.
Betty iyi şarkı söylemeyi başardı.
Tom bitirmek için kazanmadı.
Pinokyo oraya ulaşmak için elinden geleni yapmaya çalıştı ama başaramadı.
Kedi fareyi kovaladı ama onu yakalayamadı.
O, işi alamadı.
Kötü hazırlanmış emirler gecikmeye neden oldu ve Koalisyon ordusu kaçmayı başardı.
Tom, Mary'yi ikna edemedi.
Partizanlar daha iyi organize oldu ve tedarik edildi; İngiliz donanması,
Tom Boston'da iyi bir iş bulamadı, bu yüzden Şikago'ya taşındı.
Tom yeni bir iş bulabildi.
Fransızca yazılan bir kitabı okuyabildi.
Tom otobüs durağını bulamadı.
Bob öfkesini kontrol edemedi.
Tom, Mary'yi bulamadı.
Tom sorunu çözmeyi denedi ama başaramadı.
Tom Paris'i ziyaret ettiğinde Fransızca olarak kendini ifade edebildi.
Kaçış denemesi başarılıydı.
Tom hastaydı, bu yüzden gelemedi.
Yüzücü, Cindy Nicholas, yorucu bir yüzmenin sonunda zorlukla Daver'de kıyıya vardı fakat Kanal Yüzme Derneğinden bir sözcü onun çok iyi bir durumda olduğunu duyurdu.