Examples of using "Pub" in a sentence and their turkish translations:
Köşe başında bir meyhane var.
En yakın birahane nerededir?
Daha önce bu bara gittin mi?
Tom birahaneye yürüdü ve bir bardak bira ısmarladı.
Sınavı geçersen bira içmek için bara gitmemize ne dersin?
Bu civardaki barlara ve birahanelere sürekli takılır.
Mary'nin dün gece meyhanede söylediği şarkıyı Tom yazdı.
Birçok restoranlar ve barlar Itsutsugi caddesindedir.
Çince sınavını geçsen de geçmesen de bira içmeye bara gidelim.