Translation of "Penetrare" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Penetrare" in a sentence and their turkish translations:

Tramite l'uso di nuove tecnologie, possiamo penetrare l'oscurità,

Yeni teknoloji sayesinde... ...karanlığın içine bakabiliyoruz.

Una termocamera riesce a penetrare anche la notte più oscura.

Isı algılayan termal kamera en karanlık gecede bile görebilir.

È un mondo che i nostri occhi non possono penetrare.

Gözlerimizle içine sızamadığımız bir dünyadır.

La luce della luna fa fatica a penetrare nella fitta foresta.

Ay ışığı, iç içe geçmiş ormandan içeri sızmakta zorlanıyor.

Perciò la luce far-UVC può sicuramente penetrare e ucciderli.

uzak-UVC onlara kesinlikle ulaşabilir ve onları öldürebilir