Examples of using "Luce" in a sentence and their turkish translations:
- Işığı kapat.
- Işığı kapatın.
O, ışığı kapattı.
Ben ışık gördüm.
- Ben ışığı görebiliyorum.
- Anlayabiliyorum.
Işığı kapatmadım.
Sen dünyanın ışığısın.
Bir ışık açmalısın.
Işık gitti.
Tanrı, "Işık olsun" diye buyurdu ve ışık oldu.
Tom ışığı açtı.
Tom ışığı geri açtı.
Tom ışığı söndürdü.
Işık söndü.
...aydınlık da o şekilde geri gelir.
Birden ışık söndü.
Lütfen ışığı açar mısınız?
Uzakta bir ışık gördüm.
Güneş ışık ve ısı verir.
O, çatıya bir ışık koydu.
Işığı kapatabilir miyim?
- Işığı söndürmeyi unuttun.
- Işığı söndürmeyi unuttunuz.
...ışık yitip gidince...
Düşük ışıkta çekim yapan kameralarsa...
Lamba çalışmıyor.
Işık söndü.
Lambayı söndürebilir miyim?
Işığı açabilir miyim?
Işığı açabilir misin?
Işık açıktı.
Bir ampul ışık verir.
Işık açık.
Su ışığı yansıtır.
Karanlıktan çıkarak ışığa çıktı.
- Işığı açmalı mıyım?
- Işığı açmam gerekiyor mu?
Gerçek açığa çıkarıldı.
Işığı kapatmayı unuttum.
Uzakta loş bir ışık gördük.
Karanlıkta loş bir ışık gördük.
Güneş ışığı için minnettarım.
Mum ışığını severim.
Hava hızla kararıyor!
Bakın, ileride ışık var.
MB: Bu ışığı açalım.
Zemine çok az ay ışığı ulaşır.
Ama düşük ışıkta görmeye ayarlı kameralar...
Işık, tam doğru seviyede olmalıdır.
Işığı aç, lütfen.
Ay ışığı zayıf.
- Işığı kim kapattı?
- Işığı kim söndürdü?
Senin için bir lambayı açık bırakmamı ister misin?
Gölgesız ışık yoktur.
Bir ayna ışığı yansıtır.
Işığı kapat, lütfen.
İmmobilizer ışığı yanıyor.
O ışık neden parlıyor.
Işığı açık bırakma.
Bu güçlü ışık beni kör eder.
Bu ışıkta göremiyorum.
Dışarı hâlâ aydınlık.
Bu oda biraz güneş ışığı alıyor.
- Işık sesten daha hızlı hareket eder.
- Işık sesten daha hızlı ilerler.
Yatmaya gitmeden önce lambayı kapat.
Işık, dalgalar hâlinde hareket eder
Bunda ne kadar ışık kaldığı konusunda endişeliyim. Hayır, olamaz.
Üzerine ışığı tutun ve çekin.
Üzerine ışığı tutun ve çekin.
gözlerindeki ışığı görseniz
...Ay'ın ışığının hükmünde olduğu yer.
Morötesi ışık gizli avcıları ortaya çıkarıyor.
Ay ışığında ışıyorlar.
İkisi de yapay ışıkta iyi görüyor.
Işık olmadığı zamanlar sessiz kalacaktı.
Karanlık ışığın yokluğudur.
Pencerede yanan bir ışık vardı.
Siyah kumaş ışık emer.
- Ayışığı güzel.
- Mehtap güzel.
Çok fazla ışık gözü incitir.
Biraz ışığa ihtiyacım var.
Sen gözlerimin ışığısın.
O kırmızı ışık neden yanıp sönüyor?
Işığı kapatmamın bir sakıncası var mı?
Parlak ışık gözleri bozar.
O, ikiz doğurdu.
Işıklar açıkken uyudum.
Bu ışık nereden geliyor?
- Tom'un ışığı yanıyor.
- Tom'un ışığı açık.
Böcekler ışığa gelir.
Işığı kapattı ve yatmaya gitti.
Fotoğraf çekmek için yetersiz ışık var.
Bu oda fazla güneş ışığı almıyor.
Sağlıklı bir bebek doğurdu.
Tom, Mary'den ışığı açmasını istedi.
Tom, Mary'den ışığı kapatmasını istedi.
hayal edip inanabilirsiniz
Bir ışık kaynağı olmadan mahsur kalmak istemeyiz.
Bu ultraviyole ışık altında fosforlu görünmelerini sağlar.