Translation of "Brasile" in Turkish

0.020 sec.

Examples of using "Brasile" in a sentence and their turkish translations:

- Vengo dal Brasile.
- Io vengo dal Brasile.

- Ben Brezilyalıyım.
- Brezilya'danım.

- Mary è venuta in Brasile.
- Mary venne in Brasile.
- Mary è arrivata in Brasile.
- Mary arrivò in Brasile.

Mary Brezilya'ya geldi.

- Sei mai stato in Brasile?
- Sei mai stata in Brasile?
- È mai stato in Brasile?
- È mai stata in Brasile?
- Siete mai stati in Brasile?
- Siete mai state in Brasile?

Hiç Brezilya'da bulundun mu?

- Voglio vivere in Brasile.
- Io voglio vivere in Brasile.

Ben Brezilya'da yaşamak istiyorum.

Saluti dal Brasile!

Brezilya'dan esenlikler!

Vengo dal Brasile.

Brezilya'dan geliyorum.

- Impara il portoghese in Brasile.
- Lui impara il portoghese in Brasile.

O, Brezilya'da Portekizce öğreniyor.

- Sto ascoltando qui in Brasile.
- Io sto ascoltando qui in Brasile.

Ben burada Brezilya'da dinliyorum.

Importiamo caffè dal Brasile.

Biz Brezilya'dan kahve ithal ederiz.

- Il Brasile è un paese grande.
- Il Brasile è un grande paese.

Brezilya büyük bir ülke.

- È andato in Brasile e c'è rimasto.
- Lui è andato in Brasile e c'è rimasto.
- Andò in Brasile e ci rimase.

O, Brezilya'ya gitti ve orada kaldı.

- Vengo trattato come uno straniero in Brasile.
- Io vengo trattato come uno straniero in Brasile.
- Vengo trattata come una straniera in Brasile.
- Io vengo trattata come una straniera in Brasile.

Brezilya'da yabancı gibi muamele ediliyorum.

L'Italia è lontana dal Brasile.

İtalya, Brezilya'dan uzaktır.

Questa ragazzina vive in Brasile.

Küçük kız Brezilya'da yaşıyor.

WhatsApp è bloccato in Brasile.

WhatsApp, Brezilya'da engelleniyor.

Impara il portoghese in Brasile.

O, Brezilya'da Portekizce öğreniyor.

Avrai molto caldo in Brasile.

Brezilya'da çok sıcaklayacaksın.

Il Brasile sul globo ha la stessa forma del Brasile sulla proiezione di Mercatore.

Dünya üzerindeki Brezilya, Merkatör projeksiyonunda Brezilya ile aynı boyuta sahiptir.

- Voglio vedere dei nativi americani in Brasile.
- Io voglio vedere dei nativi americani in Brasile.

Yerli Amerikalıları Brezilya'da görmek istiyorum.

Trasporti efficienti dal Brasile alla Cina;

Brazilya'dan Çin'e hızlı ve verimli ulaşım;

Tardo pomeriggio nel Pantanal, in Brasile.

Pantanal'ın Brezilya'da kalan bölgesinde akşamüstü.

La capitale del Brasile è Brasilia.

Brezilyanın başkenti Brasilia'dır.

Tutto il mondo ama il Brasile.

Bütün dünya Brezilya'yı sever.

Il Brasile è un paese enorme.

Brezilya büyük bir ülke.

Il Brasile è un paese grande.

Brezilya büyük bir ülkedir.

Brasilia è la capitale del Brasile.

Brasilia, Brezilya'nın başkentidir.

- Sono le 5 di mattina qui in Brasile.
- Sono le 5 di mattina qua in Brasile.

Brezilya'da saat 5.

- Il caffè è la produzione principale del Brasile.
- Il caffè è il prodotto principale del Brasile.

- Kahve, Brezilya'nın ana ürünüdür.
- Kahve, Brezilya'nın temel mahsulüdür.
- Kahve, Brezilya'nın temel ürünüdür.

Qual è la lingua parlata in Brasile?

Brezilya'da konuşulan dil nedir?

Vorrei prenotare un volo per il Brasile.

Brezilya'ya bir uçuş ayırtmak istiyorum.

Il Brasile si chiama "Brasil" in portoghese.

Brezilya'ya Portekizcede "Brasil" denilir.

Qual è il salario minimo in Brasile?

Brezilya'da en düşük maaş nedir?

Ci sono molti giorni festivi in Brasile.

Brezilya'da çok tatil var.

Il Brasile è situato nell'America del Sud.

Brezilya, Güney Amerika'da yer alır.

L'azienda di Tom importa caffè dal Brasile.

Tom'un şirketi Brezilya'dan kahve ithal ediyor.

- Immigrò in Brasile in cerca di una vita migliore.
- Lui immigrò in Brasile in cerca di una vita migliore.
- È immigrato in Brasile in cerca di una vita migliore.
- Lui è immigrato in Brasile in cerca di una vita migliore.

O daha iyi bir yaşam aramak üzere Brezilya'ya göç etti.

Il pane francese è molto popolare in Brasile.

Fransız ekmeği Brezilya'da çok popülerdir.

La sua famiglia si è trasferita in Brasile.

Onun ailesi Brezilya'ya taşındı.

Il calcio raggiunge l'apice della popolarità in Brasile.

Futbol Brezilya'da en popülerdir.

Il calcio è lo sport più popolare in Brasile.

Futbol Brezilya'da en sevilen spordur.

São Vicente è stata la prima città del Brasile.

São Vicente, Brezilya'daki ilk şehirdi.

Il Brasile è il paese più grande del Sudamerica.

Brezilya Güney Amerika'nın en büyük ülkesidir.

San Paolo è la città più moderna del Brasile.

Sao Paulo Brezilya'nın en modern şehridir.

Il Brasile è circondato da dieci paesi e l'Oceano Atlantico.

Brezilya on tane ülke ve Atlantik Okyanusu ile çevrilidir.

Il lavoro minorile in Brasile è un grave problema sociale.

Çocuk işçiliği Brezilya'da ciddi bir sosyal sorundur.

Il 13 maggio 1888 hanno ufficialmente abolito la schiavitù in Brasile.

Brezilya'da 13 Mayıs 1888'de kölelik resmen kaldırılmıştır.

Ho letto che il presidente del Brasile è una donna. Si chiama Dilma.

Brezilya devlet başkanının bir kadın olduğunu okudum. Adı ise Dilma.

La maggior parte degli esperti predicono che il Brasile vincerà contro il Cile.

Çoğu uzman Brezilya'nın Şili'yi yeneceğini tahmin ediyor.

La diga di Belo Monte in Brasile è un progetto controverso a causa del suo impatto sull'ambiente e sugli indigeni.

Brezilya'daki Belo Monte barajı çevre ve yerli halk üzerindeki etkisinden dolayı tartışmalı bir projedir.