Examples of using "Arrivò" in a sentence and their turkish translations:
Zamanında geldiniz.
Hastaneye yatış yapıldı,
Tom geldi.
Sonra birdenbire bir Zach'imiz oldu.
Çocuk koşarak geldi.
Uçak zamanında geldi.
- Son olarak geldi.
- Son gelen oydu.
O önce geldi.
O, zil çaldıktan sonra geldi.
- Altıda eve vardı.
- Eve altıda geldi.
Saat beşte istasyona geldi.
Sonunda, sıram geldi.
Kış bitti.
Sami vardı.
Jane eve saat altıda geldi.
Tom benden önce oraya vardı.
O, 10 dakika içinde diğer tarafa vardı.
Kazadan hemen sonra polis geldi.
Tom son olarak vardı.
O zamanında geldi.
Tom geç geldi.
O geç geldi.
O çok erken vardı.
Mary hastaneye geldi.
Otobüs boş geldi.
Bir tilki birlikte geldi.
- Tom ikinci olarak bitirdi.
- Tom ikinci geldi.
Betty sonuncu geldi.
Köpek koşarak bana doğru geldi.
O geldiğinde ortam gerginleşti.
- Bahar geldi.
- İlkbahar geldi.
O, saat tam yedide eve geldi.
Yaz çabucak geldi.
- O, yarışta beşinci geldi.
- O, yarışta beşinci oldu.
O, istasyona vardığında, tren çoktan gitmişti.
Tom yaklaşık 2.30'a kadar geri dönmedi.
O güvenle ulaştı.
O kırk yaşına geldi.
O, her zamankinden daha erken geldi.
Yağmur yağdı ve kamp sona erdi,
At birinci geldi.
Tren sonunda geldi.
Trafik kazası yüzünden randevuya geç kaldı.
Tom eve vardı.
Tom çok erken geldi.
Tom çok geç geldi.
Tom çok geç geldi.
Tom hiç gelmedi.
Tom araba ile geldi.
- Tom ilk geldi.
- Tom ilk olarak geldi.
Tom gece yarısından sonra geldi.
Eve varır varmaz onu öpmeye başladı.
Babam eve geldi.
Tom zamanında geldi.
Tom 2.30'da vardı, Mary kısa bir süre sonra vardı.
Fadıl akşam saat 9'da geldi.
Tom yarışta ikinci oldu.
Daha sonra hatamı fark ettiğim gün geldi.
O kritik bir durumda hastaneye geldi.
Su dizlerime kadar geldi.
Tom istasyona geç vardı.
Tren Londra'ya vardı.
O her zamanki gibi geç geldi.
Taksi geç geldi.
Tom üç gün sonra geldi.
İçecekler için toplam fatura 7000 dolara ulaştı.
Xiao Wang, Pekin'e geldi.
Ne yazık ki, yardım çok geç geldi.
Tom tam zamanında vardı.
Tom 2.30'da geldi.
Tom yarışta sonuncu geldi.
Jamal bir taksiyle geldi.
Tom taksiyle geldi.
Tom eve geç gitti.
Sami beklenenden daha erken geldi.
Tom Fransa'ya ilk vardığında bir kelime Fransızca konuşamadı.
O geldiğinde ben bir mektup yazıyordum.
Tom okula zamanında geldi.
- Tom her zamanki gibi geç geldi.
- Tom alışıldığı üzere geç geldi.
Tom oraya zamanında varmadı.
Amcam Kobe'den beklenmedik bir şekilde geldi.
Jiro kısa sürede evine vardı.
George Washington bir gün önce geldi.
Tom oraya Mary'den önce geldi.
Ancak Fransızların Vitoria'daki feci yenilgisinin haberi geldiğinde, Napolyon, Soult'u kontrolü
O İngiltere'ye geldiğinde İngilizce bilmiyordu.
dair haberler gelene kadar Fransa'nın düşmanlarını görev bilinciyle uzak tuttu .
Doktor onu kurtarmak için zamanında geldi.
O, eve üç saat sonra geldi.
Tom 2.30'da eve vardı.
Tom gün ağarana kadar eve gelmedi.
- Tom geldiği zaman tv izliyordum.
- Tom geldiğinde televizyon izliyordum.
Otobüs sabah saat tam sekizde geldi.
Tom üç dakika erken geldi.
Tom eve güvenle geldi.
Dedektif suç mahalline geldi.