Examples of using "Világra" in a sentence and their turkish translations:
Onları dünyaya yansıtıyorsunuz.
Acımasız bir evrende dünyaya geliyoruz,
Bir sebeple bu dünyada doğurulduk.
Rusya tüm medeni dünya için bir tehdittir.
"Asla, imkânsız" tipi insanlar da en başından itibaren bunları bilmiyordu.
Ortak ilgi alanlarımızın bizi yakınlaştıracağı
Mayıs ayındaki güzel bir günde Meksika'da doğdum.
Shakespear, İngiltere'nin şimdiye kadar ürettiği en büyük şairdir.
O, ikiz doğurdu.
Uyuyorlar, besleniyorlar hatta doğum yapıyorlar.
Sadece üç ay içerisinde... ...kendileri de çocuk yapacak hâle gelecek.
Tom kedisiyle aynı gün doğdu.