Examples of using "Választásom" in a sentence and their turkish translations:
Seçeneğim yok.
Hiç seçeneğim yoktu.
- Başka bir seçeneğim yok.
- Benim herhangi bir başka seçeneğim yok.
Seçeneğim olmadığını görüyorum.
- Kalan kaç tane seçeneğim var?
- Kalan hangi seçeneklerim var?
Hiçbir alternatifim yoktu.
Bu benim tercihim değil.
Seçeneğimin olmadığını biliyorsun, değil mi?
Tom benim ilk tercihim olurdu.
Onu yapmaktan başka seçeneğim yoktu.
Başka hangi seçeneklerim var?
Onların bana servis ettiklerini yemekten başka seçeneğim yok.
Ben seçeneğim olmadığını hissettim.
Yapmayı planladığım şeyi yapmak istemiyorum ama başka seçeneğim yok.
Savaş suçlarını belgelemekten başka seçeneğim yoktu.