Translation of "Templom" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Templom" in a sentence and their turkish translations:

- Ez egy templom.
- Ez templom.

O bir kilise.

- A levelezőlapon egy templom látható.
- A képeslapon egy templom van.

Kartpostalda bir kilise görebilirsin.

- A házam a templom közelében van.
- A házam a templom mellett van.

Benim evim kiliseye yakın.

Sok régi templom van Kiotóban.

Kyoto'da bir sürü eski tapınaklar var.

Hol van a legközelebbi templom?

En yakın kilise nerede?

Valaha itt volt egy templom.

Burada bir kilise vardı.

Ez egy jellegzetes gótikus templom.

O, tipik bir Gotik Kilisesidir.

A templom 1173-ban épült.

Kilise 1173 yılına kadar uzanmaktadır.

Mikor épült ez a templom?

Bu kilise ne zaman yapıldı?

A templom falait freskók díszítik.

Freskler kilise duvarını süslüyor.

Milyen régi ez a templom?

Bu kilise kaç yıllık?

Itt valamikor egy régi templom állt.

Burada eski bir tapınak vardı.

A házam közelében van egy templom.

Evimin yanında bir kilise var.

Van egy templom az utca túloldalán.

Caddenin karşı tarafında bir kilise vardır.

Hány templom van ezen a szigeten?

Bu adada kaç tane tapınak var?

A templom a falu közepén van.

Kilise köyün ortasındadır.

Japánban a legtöbb templom fából készült.

Japon tapınaklarının çoğunluğu ahşaptan yapılmıştır.

A templom a város peremén van.

- Kilise şehrin kenarında yer almaktadır.
- Kilise şehrin kenarında bulunmaktadır.

Egy gyönyörű templom áll ott a dombon.

Tepenin üstünde güzel bir kilise duruyor.

A templom több száz évvel ezelőtt épült.

Bu kilise yüzlerce yıl önce inşa edilmiştir.

Tom hallotta a templom harangját a távolban.

Tom uzaktaki tapınak çanını duydu.

Ebben a városban van egy régi templom.

Bu kasabada eski bir kilise var.

Ez a templom a 12. században épült.

Bu kilise 12.yüzyılda inşa edilmiştir.

Miután a napot egy ősi templom szentélyében töltötték,

Kadim bir tapınağa sığınarak geçirilen bir günün ardından...

Tamás olyan szegény volt, mint a templom egere.

Tom kilise faresi gibi zayıftı.