Examples of using "Keresel" in a sentence and their turkish translations:
Siz kimi arıyorsunuz?
- Birini mi arıyorsun?
- Sen birini arıyor musun?
- Birisini mi arıyorsun?
- Birisini mi arıyorsunuz?
Bizi mi arıyorsunuz?
Ne arıyorsun?
- Bir şey mi arıyorsunuz?
- Bir şey mi arıyorsun?
Bir iş arıyor musunuz?
Beni arıyor musun?
Ne kadar para kazanıyorsun?
Ne tür bir hazine arıyorsun?
Ne çeşit bir iş arıyorsun?
Haftada ne kadar kazanıyorsun?
Yeni bir daire arıyor musunuz?
Burada ne yaptığını bilmek istiyorum.
- İş mi arıyorsun?
- İş arıyor musun?
Aradığını bulduğunu umuyorum.
Bir bebek bakıcısı aradığınızı duydum.
Bu kadar geç saatlere kadar burada ne yapıyorsunuz?
- Aradığın anahtar bu mudur.
- Aradığın anahtar bu mu?
- Aradığınız anahtar bu mu?
- Aradığın anahtar bu mudur?
- Bu mu aradığın anahtar?
- Aradığınız anahtar bu mudur?
- Bu mu senin aradığın anahtar?
- Senin aradığın anahtar bu mu?
- Sizin aradığınız anahtar bu mu?
- Senin aradığın anahtar bu mudur?
- Sizin aradığınız anahtar bu mudur?
- Aramakta olduğun anahtar bu mu?
- Kimsin ve burada ne arıyorsun?
- Kimsiniz ve burada ne yapıyorsunuz?
Aradığın kitap burada.
Burada ne yapıyorsun?
Ne kadar kazanırsın?
Bu aradığın gözlükler mi?
- Aradığınızı bulmanıza yardımcı olabilir miyim?
- Ne bakmıştınız? Yardımcı olabilir miyim?
Bana ne aradığını söyle ve onu bulmana yardım edeceğim.
Üzerine düşeni yapmadığın için her zaman bahaneler üretiyorsun.