Translation of "Hangulatban" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Hangulatban" in a sentence and their turkish translations:

Rossz hangulatban vagy?

Kötü bir ruh hali içinde misin?

Keserű hangulatban van.

O, kızgın bir ruh hali içinde.

Ma rossz hangulatban vagyok.

- Bugün kötü bir moddayım.
- Bugün, kötü bir ruh hali içindeyim.

Tom pocsék hangulatban volt.

Tom kötü bir ruh hali içindeydi.

Nem vagyok vicces hangulatban.

Şaka yapacak durumda değilim.

Ma különös hangulatban vagyok.

Bugün tuhaf bir ruh halindeyim.

Némiképpen rossz hangulatban van most.

O, şimdi oldukça kötü bir ruh hali içinde.

A tanárunk jó hangulatban van.

Öğretmenimizin havası yerinde.

Tom igen jó hangulatban van.

Tom çok yüksek ruhludur.

Tomi ritkán van jó hangulatban.

Tom nadiren iyi bir ruh halindedir.

Látszik, hogy ma rossz hangulatban vannak.

Bugün kötü bir ruh halinde görünüyorlar.

Úgy tűnik, mindig jó hangulatban vagy.

Sen her zaman keyfi yerinde görünüyorsun.

- Tom rossz hangulatban van.
- Tom rosszkedvű.

Tom kötü bir ruh hali içinde.

Tom egy órával ezelőtt jobb hangulatban volt.

Tom bir saat önce daha iyi bir ruh hali içindeydi.

Az arckifejezése alapján nem lehet valami jó hangulatban.

Görünüşe göre o şimdi kötü bir ruh hali içinde.

Egy stresszes munkanap után rossz hangulatban tért haza.

İş yerindeki stresli bir günün ardından, kötü bir ruh hali içinde eve gitti.

- Ma jó hangulatban vagyok.
- Ma jó a hangulatom.

- Bugün keyfim yerinde.
- Bugün iyi bir ruh hali içindeyim.

Ha játékos hangulatban volt, nem hagyhattam ott túl sokáig.

Bazen, oyuncu bir ruh hâlindeyken kamerayı çok bırakamıyordum.

- Nincs kedvem.
- Nem vagyok olyan hangulatban.
- Nincs hozzá kedvem.
- Nem olyan a kedvem.

Havamda değilim.

Ahogyan Tom bevágta az ajtót, abból Mary rögtön tudta, hogy nincs jó hangulatban.

Meryem, Tom'un kapıyı çarpmasından onun mutsuz olduğunu anladı.