Translation of "Keserű" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Keserű" in a sentence and their turkish translations:

Az orvosság keserű.

İlacın tadı acı.

Keserű hangulatban van.

O, kızgın bir ruh hali içinde.

Ez a gyógyszer keserű.

Bu ilaç acı.

Ez a kávé keserű.

Bu kahvenin tadı acı.

Ha keresztülmentek egy keserű váláson,

zorlu bir boşanma süreciyle mücadele ettiyseniz

Ez a tea túl keserű.

Bu çay çok acı.

A kakaó nagyon keserű lehet.

Kakao çok acı olabilir.

Ez a kávé túl keserű.

Bu kahve çok acı.

- A japán zöld encián-tea nagyon keserű.
- A japán zöld tárnics-tea nagyon keserű.

Japon yeşil kantaron çayı çok acıdır.

A történelem tele van keserű történetekkel.

Tarih, acı hikâyelerle doludur.

A fehér identitás nyers és keserű politikáját.

ya da en azından kabul edeceğini keşfetmem.

A nagy ünneplést gyakran keserű kiábrándulás követi.

Büyük başarı kutlamasını sıklıkla acı hayal kırıklığı takip eder.

A tea nagyon keserű és nincs jó íze.

Çay gerçekten acı ve tadı iyi değil.

A cukor édes, a citrom savanyú... de mi az, ami keserű?

Şeker tatlıdır, limon ekşidir, peki acı nedir?

A gyár bezárása egy keserű pirula volt a városlakók számára, amit le kellett nyelniük.

Fabrikanın kapatılması şehrin sakinlerine yutmak için zor bir hap oldu.