Examples of using "éltem" in a sentence and their turkish translations:
Boston'da yaşadım.
Tahran'da yaşadım.
Ben yalnız yaşıyordum.
Moğolistan'da yaşıyordum.
Orada beş yıl yaşadım.
Beni bir yere bırakmadı.
Küçük bir kasabada yaşadım.
Orada yaşardım.
Yıllardır burada yaşıyorum.
- Orada yıllarca yaşadım.
- Orada senelerce yaşadım.
Ben buraya yakın yaşardım.
Yıllarca Boston'da yaşadım.
Ben burada yaşadım.
Bir süre Fransa'da yaşadım.
- Katar'da yaşıyordum.
- Ben Katar'da yaşıyordum.
Ben Roma'da yaşadım.
Ben üç yıl boyunca Sasayama'da yaşadım.
Boston'da yaşardım.
O sıralar Venezuela'daydım.
Çocukken bu evde yaşadım.
Üç yıl Boston'da yaşadım.
Bütün hayatımı burada geçirdim.
Burada otuz yıldır yaşıyordum.
Bir keşiş gibi yaşıyorum.
Ben yoksulluk içinde yaşadım.
Boston'da yaşadığımda, her gün bisikletimi sürdüm.
Bu mahallede üç yıldır yaşıyorum.
2008'den 2011'e kadar ABD'de yaşadım.
- Hayatım boyunca burada yaşadım.
- Bütün hayatım boyunca burada yaşadım.
- Ömrüm burada geçti.
Otuz yıldır burada yaşıyorum.
derin bir yalnızlık içinde geçirmemiş olsaydım.
İki yıl önce Sasayama'da yaşadım.
Geçen yıl New York'ta yaşadım.
O zamana kadar, en iyi senaryoda, ömrümün yarısı bile geçmemiş olacak.