Examples of using "Régen" in a sentence and their turkish translations:
O, basketbol oynardı.
O onu severdi.
O eskiden içerdi.
- Uzun süredir seni görmedim.
- Seni uzun bir zamandır görmedim.
- Sizi uzun bir zamandır görmedim.
O burada yaşardı.
Biz evliydik.
Uzun zaman önce bıraktım.
Orada yaşardım.
Tom'dan nefret ederdim.
Tom sigara içerdi.
Tom içki içerdi.
Öncekiyle aynı.
O daha iyiydi.
Tom eskiden beyzbol oynardı.
O onu severdi.
Sadece birkaç gün içinde taşındılar.
Uzun süre önce Kyoto'yu ziyaret ettim.
Öğretmenlik yapardın, değil mi?
Tom fakirdi.
Tom hoştu.
Tom tembeldi.
Tom çok okurdu.
O çok uzun zaman önce oldu.
Tom bir avukattı.
Sizin dans etme tarzınızı hatırlıyorum.
Biz orada saatler harcardık.
Biz birlikte balık tutmaya giderdik.
O ne kadar önceydi?
Tom eskiden Mary ile çalışırdı.
- Tom çiçek satardı.
- Tom eskiden çiçek satardı.
Her hafta sonu paten yapmaya giderdik.
Ben evliydim.
Kuyu uzun zamandır kurudu.
Mary küçük kız kardeşine eziyet ederdi.
Bizler en iyi arkadaşlardık.
Bu yeri severdim.
Çok uzun bir süre onu görmedim.
Hey, uzun zamandır görüşemedik.
Bu nehirde yüzerdim.
Eskiden şişmandım.
Tom bir zamanlar çok araziye sahipti.
Onu uzun zaman önce tamamlamalıydın.
Biz eskiden arkadaştık.
Son karşılaştığımızdan beri uzun süre geçti.
Tom'un eskiden nerede yaşadığını bilmiyorum.
Uzun süredir Tom'un gülümsediğini görmedim.
O, bizimle poker oynardı.
Park caddesi toprak bir yoldu.
Bir köpeğim vardı.
O eskisi kadar aktif değil.
Tom'un güzel espri yeteneği vardı.
Evet. O çok utangaç bir kızdı.
Tom'un ne kadar süredir orada oturduğunu merak ediyorum.
Tom uzun bir süre önce Boston'daki evini sattı.
Ben eskisi kadar hızlı değilim.
Bir zamanlar, bir zalim kral yaşarmış.
Bana daha önce tanıdığım bir genci hatırlatıyorsun.
Eskiden evimin önünde büyük bir çam ağacı vardı.
Evimin arka tarafında eskiden bir kiraz ağacı vardı.
Tom bunu uzun süre önce yapmalıydı.
Saçlarımı artık eskiden kestirdiğimden daha az sık kestiriyorum
Eskiden cinsiyetin doğuştan kazanıldığını savunanlardandım, ama artık ikili cinsiyet sistemine çok karşıyım.
Tom bana çok fakir olduğunu söyledi.
Bir zamanlar, güzel bir prenses yaşıyordu.
Seni en son gördüğümden beri uzun bir zaman oldu.
Eski günlerde, kışın buz pateni yapmaya giderdik ama şimdi çok yaşlıyız.
- Babam bir Beetle kullanırdı.
- Babam bir Beetle sürerdi.
"Ne kadar süredir burada yaşıyorsun?" "Gelecek hafta beş yıl olacak."
SARS'ta olandan çok daha fazla enfekte olmuş insan var.
Tom yemek yemezdi.
Bu çok daha gençken giydiğim bir şey.
Uzun zaman önce, çoğu insan mevsimler değiştikçe taşınan gruplarda yaşıyordu.
Boston'da yaşardım.
Önüme gelen her kitabı okurdum.