Examples of using "édesapám" in a sentence and their turkish translations:
Babam yarı zamanlı çalışıp öğretmenlik eğitimi gördü
O benim babam.
Babam bir oyuncuydu.
Babam klâsik müzik dinler.
Babam şu anda hastanede.
Babam, pizza seviyor
Babam annemden iki yaş daha küçük.
Babam yakında iyileşecek.
Babam meşgul.
Ailecek, babamın buluşlarına karşı özel bir sevgimiz var.
Babam bazen beni ofisine götürüyordu.
Babamın otuz yıldır tuttuğu günlüğünü buldum.
Babam öleli on yıl oldu.
Babam gençtir.
Babam bir aktördü.
Babam annemi seviyor.
Babam yatma zamanı bana okurdu.
O benim babam.
Babam ailemizin gelirini artırmak adına keçiler beslerdi.
Babam doktor.
Babam uçakla seyahat etmeyi seviyor.
Bu resme her bakışımda babamı düşünürüm.
Babam öldüğünden beri zaten on yıl oldu.
Babam bir operasyon geçirecek.
O, babam ve benim aramdaki bir anlaşmazlığın farkındaymış gibi görünmüyor.
Babam dün gece beni bir sinemaya götürdü.
O benim babam.