Examples of using "Zelt" in a sentence and their turkish translations:
Çadırın içinde bir örümcek var.
Tom çadırı kurdu.
Sami çadırında uyudu.
Çadırı nereye kurmak istersin?
Tom uyku tulumunu çadırın içine attı.
Çadırın içine yiyecek getirmeyin.
Çadırımızı nerede kurmamız gerekir?
Bu bir çadır kurmak için iyi bir yerdir.
Çok küçük bir çadırda uyuduk.
İkimiz de aynı çadırda uyuyabiliriz.
Çadırı nehrin yanında kurduk.
Biz bir çadırda uyuduk.
Onlar çadırını sahilde kurdu.
Çadırı buraya kurmak kimin fikriydi?
Hâlâ ışıkken çadırı kuralım.
Çadırı kurmak yarım saatimizi aldı.
Çadırda yatmaya alışkınım.
Tom çadırını nehirden çok uzakta olmayan bir yere kurdu.
Çadırın yanında yerde duran bir sürü boş şarap şişeleri vardı.
Ben çadırımı kurmak için bir yer seçtim.
Bu dört kişilik çadır iki kişi için mükemmel.
Tom, bir şey yap. Çadırın içinde bir yılan var!
Biz çadırımızı kurduk ve bir kamp ateşi yaktık.
Liderin çadırı nereye kuracağını bilmesi gerekir.
Mary ateş yakarken Tom çadırı kurdu.
Çadırın içine yiyecek getirmeyin. Bu, hayvanları çekecektir.
Hala ışıkken çadırı kuralım.
Onlar soğuk kışı o çadırda nasıl geçirecek?
Ormanın kenarında gördüğünüz şey çadır değil, daha ziyade bir saman yığınıdır.
Tom çadırı kurmak için iyi bir yer arıyor.
Tom ve Mary çadırlarını dere kenarında kurdu.
O, yaz okuluna devam ederken nehrin yanındaki bir çadırda yaşadı.