Examples of using "Wagt" in a sentence and their turkish translations:
Şansını deneme vakti.
Başlamak mücadelenin yarısıdır.
Kimse onunla ters düşmeye cesaret edemez.
Tom gerçeği söylemeye cesaret etmiyor.
Çok utangaçtır bu yüzden "Seni seviyorum." diyemez.
Yalnız gitmeye cesaret edebilir mi?
Parlak dolunayın altında... ...ailesinden normalden fazla uzaklaşıyor.
Canı cehenneme, hangi gerizekalı gecenin bir yarısı beni arıyor?
Kahretsin, gecenin bir yarısında beni aramaya cesaret eden pislik kim ?!
- Oraya gideyim deme.
- Oraya gideyim demeyin.
Sakın ona dokunma.