Examples of using "Verwandten" in a sentence and their turkish translations:
Zavallı adamın hiç akrabası yok.
Sen Tom'un akrabalarından mısın?
Ben sık sık akrabalarımı ziyaret ederim.
Tom benim uzaktan bir akrabam.
Ne kadar sıklıkta akrabalarını ziyaret ediyorsun?
Bütün arkadaşlarım ve akrabalarım ölü.
Benim tüm akrabalarım benden daha uzundur.
...gece yaşayan en yakın kuzenlerimizin dünyasına bir göz atabilir.
Almancıların çilesinden çıkarcı akrabalara kadar
Tom ve Mary aile ve arkadaşlardan borç para aldı.
Olaydan sonra, onların arkadaşları ve yakınları onları daha seyrek ziyaret etmeye başladı.
Ona bakacak hiçbir arkadaşı ya da akrabası yok.
Canım akrabalarım ve dostlarım hayırlı ramazan bayramı candan dilerim.
Bazı insanlar ilişkilerini nasıl sevecen tutacaklarını biliyorlar.
Onlar yüksek hızlı bir kamera kullandılar.
Tom ve Mary zaten noeli şehirdeki akrabalarıyla geçirmeyi planlıyorlar.
Tom ve Mary küçük bir fırın açmak için aile ve arkadaşlardan para ödünç alıyorlardı.
Tom aile geçmişini araştırdı ve tüm akrabalarına detaylı bir soy ağacı göndermek niyetinde.
Bütün akrabalarıma, tanıdıklarıma ve arkadaşlarıma doğum günümü kutladığınız için çok teşekkür ederim. Beni çok mutlu ettiniz.