Examples of using "Türkisch" in a sentence and their turkish translations:
- Türkçe konuşuyor musun?
- Türkçe konuşur musunuz?
Türkçe öğreniyorum.
Biz Türkçe konuşuruz.
Türkçe konuşmam.
Beyefendi Türkçe konuşuyor mu?
Ana dilim Türkçedir.
Türkçe konuşamıyorum.
Neden Türkçe öğreniyorsun?
- Türkçe zor bir dildir.
- Türkçe zor bir dil.
Dokuz aydan beri Türkçe öğreniyorum.
Seninle Türkçe öğrenmek eğlencelidir.
Türkçe konuşmak benim için çok zor.
Lütfen Türkçemi düzeltebilir misin?
Hiç Türk yemeği yedin mi?
Hiç Türk yemeği denedin mi?
Bir buçuk yıldan beri Türkçe öğreniyorum.
Türkçeyi o kadar iyi konuşamıyorum.
Benim için Türkçede yazı yazmak daha kolay. Türkçe konuşmak oldukça zor.
oysaki Türk en eski ırklardan bir tanesi
Çok iyi İngilizce ve Türkçe konuşuyorum.
Hiç daha önce Türk yemeği yedin mi?
Bu sabah Türkçeye çok çalıştım.
Türkçe'de olmayan gırtlak sesleri çıkartıyoruz
Kıbrıs'ta Yunanca, Türkçe ve İngilizce konuşurlar.
Türkçe'de olmayan batı terimleri kullanıyoruz
Türkçe konuşmak istediğimde, çok düşünmek zorundayım.
Neden o teorilerden bir tanesi de Türkçe yazılmasın
Türkçe konuşmak istediğimde, çok düşümek zorundayım.
Kursa gitmeden Türkçe öğrendim.
Macarca ve Türkçe dil bilgisi bakımından çok benzerdir.
Gerekçesi ise Türk müslüman kadınlarının bu kıyafetlere uygun olmadığı
Türkçe severim! Çünkü bu dil sözcüklerinin toplamından daha fazladır.
Türkçe ile İngilizce çok farklıdırlar. Örneğin Türkçede cinsiyet ayrımı yoktur, İngilizcede vardır.
Bundan sonra sarayda, hükûmette, toplantılarda ve sokakta hiç kimse Türkçe dışında bir dil konuşmayacaktır.
Türkçede birçok organ ve ekstremite ismi -b sesiyle başlar. Örn. baş, burun, boğaz, beyin, bel, bacak, bilek, bağır, böğür, bağırsak, böbrek.