Examples of using "Platten" in a sentence and their turkish translations:
o levhaların birleşim noktaları
bu derinden gömülü okyanusik tektonik tabaka olan
Kabak bir lastiğim var.
Birçok diskim var.
Bir patlak lastiğimiz var.
Benim bisikletim kabak bir lastiğe sahip.
Ben tüm plakları sattım.
Bu plaklardan hiçbirini sevmiyorum.
Bisikletimin patlak lastiği var.
o levhalar sabit değil yine
Bisikletimin arka tekerleği patlak.
Şimdi patlak lastiği tamir edebilir misin?
Tom'un patlak tekerini tamir etmeyi önerdim.
- Patlak bir lastiğim var.
- Kabak bir lastiğim var.
Buralarda patlak bir lastiği tamir edebilecek bir yer var mı?
Bisikletimi itmek zorunda kaldım çünkü lastiği patladı.
Yürüyorum çünkü bisikletimin lastiği patladı.
Bisikletimin patlak bir lastiği vardı, bu yüzden yedi trenini kaçırdım.
Bir ihtimal benim için bir kova suyun var mı? Tekerleğim patladı.
Tom'un ıssız bir taşra yolunda patlak bir lastiği var ve onu nasıl değiştireceği konusunda bir fikri yok.
Ebeveynlerim kırsalda yaşıyorlar.