Examples of using "Inmitten" in a sentence and their turkish translations:
Durup ormanla bütünleştim
Kirli bir çevrede olmayı seviyorlar.
Borodino katliamının ortasında Ney, Rus toprak işlerine yapılan saldırının ardından kolorduyla birlikte saldırıya geçti
Coca-Cola, Fanta'yı 2. Dünya Savaşının ortasında Alman pazarı için icat etti.