Translation of "Halle" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Halle" in a sentence and their turkish translations:

Die Halle war randvoll.

Salon tam kapasite doluydu.

- In dieser Halle finden fünftausend Leute Platz.
- Diese Halle bietet fünftausend Leuten Platz.
- Diese Halle fasst fünftausend Menschen.

Bu salon 5,000 kişi alabilir.

Diese Halle fasst 2000 Leute.

Bu salon 2.000 kişi alma kapasitesine sahiptir.

Diese Halle fasst 2.000 Personen.

Bu salon 2,000 kişi almaktadır.

Diese Halle fasst zweitausend Personen.

Bu salon iki bin kişi alabilir.

Er führte mich in die Halle hinein.

O bana salona kadar yol gösterdi.

Das Zimmer befindet sich am Ende der Halle.

Oda salonun sonundadır.

Kaum hatten wir die Halle betreten, begann die Zeremonie.

Salona girer girmez tören başladı.

In dem Bericht wurde die Kapazität der Halle übertrieben.

Rapor, salonun kapasitesini abarttı.

Tom nahm den Besen aus dem Schrank in der Halle.

Tom salon dolabından süpürgeyi çıkardı.

Ballsportarten wie Basketball und Tischtennis werden normalerweise in der Halle gespielt.

Basketbol ve masa tenisi gibi top oyunları genellikle kapalı alanda oynanır.

Als er die Halle betrat, kamen zwei Männer auf ihn zu.

O, salona girerken iki adam ona yaklaştı.

Wie eine Halle, Ställe, eine Küche, Geschäfte und eine Schmiede zu schützen .

gibi önemli binaları da koruyacaktır.

Die Halle war so groß, dass dort über 1000 Personen Platz hatten.

Salon 1.000'den fazla kişiyi alacak kadar büyüktü.

- Ein Telefon ist in der Diele.
- In der Halle gibt es ein Telefon.

Holde bir telefon vardır.

Und zu ihrer großen Überraschung entdeckten sie die Stelle einer riesigen Halle nach der anderen.

Ve şaşırtıcı bir şekilde, birbiri ardına devasa bir salonun yerini keşfettiler.

Seine große Halle stand in der Nähe von Lejre, wo er eine berühmte Bande von Champions unterhielt.

Büyük salonu, ünlü bir şampiyonlar grubunu eğlendirdiği Lejre'nin yakınında duruyordu.