Examples of using "Ermöglichen" in a sentence and their turkish translations:
bir örgütlenme ve beceriklilik timsali oldu.
...gece yaşayan en yakın kuzenlerimizin dünyasına bir göz atabilir.
Solucan delikleri uzay gemilerinin galaksi boyunca seyahat etmesine izin verir.
Tom'un üniversiteye gideceğinden emin olmak için elimden gelen her şeyi yapmak istiyorum.