Examples of using "Endete" in a sentence and their turkish translations:
Toplantı bitti.
Hikaye aniden sona erdi.
1993 yılında sonuçlanıvermişti
Evliliğimiz bitti.
Oyun berabere sonuçlandı.
O savaş 1954'te sona erdi.
Beyzbol maçı berabere bitti.
1945 yılında savaş sona erdi.
Toplantı her zamankinden daha erken sona erdi.
II. Dünya savaşı 1945'te sona erdi.
Toplantı yedide dağıldı.
Avrupa'da savaş sona erdi
Yunanistan'da iç savaş sona erdi.
Güçlü feodal lordlar devri bittiğinde, kalelerin devri de kapanmış oldu.
Toplantı 16:00'da sona erdi.
Maç berabere bitti.
Konser Milli Marş ile sona erdi.
Yol bir çıkmaz sokağa geldi.
Savaş, pek çok kurban ile sona erdi.
Konser saat onda sona erdi.
Kavga, birçok tutuklamalarla sonuçlandı.
Toplantı öğleden sonra saat üçte sona erdi.
Parti büyük şenlikle sona erdi.
Kutlamalar muhteşem bir havai fişek gösterisi ile sonuçlandı.
Mary ile olan görüşme münakaşa ile noktalandı.
Parti ev sahibinin konuşması ile sona erdi.
Şiddetli şişlikler ve nefes alma güçlüğü. Bir vakada ise ölümcüldü.
41 milyon vatandaşın susmasıyla son buldu.
Soğuk savaş, SSCB'nin çöküşü ile birlikte sona erdi.
Filmin böyle bitmesi gerekir miydi?
Toplantı 2.30'da başladı ve 5.00'te bitti.
1954 yılında savaş sona erdi.
Oyun beraberlikle sona erdi ve final skoru 2-2'ydi
aralarında davalık durum kalmamıştı fakat mahkeme bitmiyordu bir türlü
Tom ikinci sırada bitirdi.
Savaş sona erdiğinde, bir Teksaslı canlı bırakılmadı.
Askerliği bitti.
Konuşma dostça şakayla başladı fakat morluklarla sona erdi.
Sonsuza kadar yaşayacakmışsın gibi hayal et. Bugün ölecekmişsin gibi yaşa.
Tom adı "s" ile biten bir kızla hiç çıkmadı.
General Blake'in İspanyol ordusuna karşı ilk savaşları , Alcañiz'de
Toplantı bitinceye kadar hiç kimse onun yok olduğunu fark etmedi.
Onun yokluğu toplantının sonuna kadar gözlerden kaçtı.