Examples of using "Brachen" in a sentence and their turkish translations:
Onlar sessizliği bozdu.
Biz erken bir başlangıç yaptık.
Onlar okuldan ayrıldılar.
Gülmekten kırıldılar.
Biz güneş doğmadan önce başladık.
Herkes gülmekten kırıldı.
Onlar kuyumcu dükkanına zorla girdi.
Onlar piknik için yola çıktılar.
tüm bu bağlantılar tamamen ortadan kalktı.
On mahkûm hapishaneden çıktı.
Düştüler ve bacaklarını kırdılar.
Şafaktan önce köyde şiddetli bir çarpışma yaşandı.
Ordumuz düşman savunmasını yardı geçti.
Kuzey kutbuna sefere çıktılar.
Tom ve diğerlerinin hepsi kahkahayı patlattı.
Onlar hikayeyi duyunca, kahkahaya boğuldular.
Onların hepsi gülmekten patladılar.
O, odadan çıkar çıkmaz, hepsi kahkahalarla gülmeye başladı.
Hırsızlar saraya girdi ve prensesin elmaslarını çaldılar.
Konuşmacı öyle söylediğinde seyirci kahkahalara boğuldu.
Onlar gözyaşlarına boğuldu.