Translation of "Ballon" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Ballon" in a sentence and their turkish translations:

In dem Ballon ist noch ein Ballon.

Balonun içinde bir balon var.

- Der Ballon platzte unerwartet.
- Der Ballon platzte plötzlich.

Balon beklenmedik bir şekilde patladı.

Mein Ballon platzte.

Balonum patladı!

Sie ließen einen Ballon aufsteigen.

Onlar bir balon uçurdular.

Ich blase meinen Ballon auf.

Balonumu şişiriyorum.

Der Ballon erhob sich langsam.

- Balon yavaşça yükseldi.
- Balon yavaşça havalandı.

Tom bläst einen Ballon auf.

Tom bir balon şişiriyor.

Tom blies den Ballon auf.

Tom balonu patlattı.

- Der Ballon wurde vom Wind irgendwo hingetragen.
- Der Ballon wurde vom Winde irgendwohin verweht.

- Balon rüzgar tarafından bir yere taşınıyordu.
- Rüzgâr balonu bir yerlere savurdu.

Ein Ballon schwebte in der Luft.

Balon havada süzülüyordu.

Der Ballon ist mit Luft gefüllt.

Balon havayla doluydu.

Tom füllte den Ballon mit Helium.

Tom balonu helyum ile doldurdu.

Tom schenkte Maria einen herzförmigen Ballon.

Tom, Mary'ye kalp şeklinde bir balon verdi.

Tom band Maria den Ballon ans Handgelenk.

Tom balonu Mary'nin bileğine bağladı.

Hast du schon einmal einen so großen Ballon wie diesen aufgeblasen?

Sen hiç bunun kadar büyük bir balon şişirdin mi?