Examples of using "Traverse" in a sentence and their turkish translations:
Köprüyü geç.
Karşıya mı?
Ben aynı sorunları yaşıyorum.
Köpek sokağın karşısına geçiyor.
Caddeyi geçme!
Ancak Maddie avludan karşıya geçti,
Lazerimiz doğrudan içinden geçiyor.
Caddeyi geç.
Yaşlı bir kadın, caddeyi geçiyor.
Dünya kendini düşük bir noktada buluyor.
nehrin karşısına geçebiliyor.
Tüm dünya büyük bir kriz yaşıyor
Her sabah tren hatlarını geçer.
Her sabah demir yolu hattını geçerim.
Onun, caddeyi geçerken çok dikkatli olması gerekir.
Bu köprüden geçme.
ABD sınırını geçip San Diego'daki büroma gidiyorum.
Demek buradan karşıya geçmemi ve yüksekte kalmamı istiyorsunuz?
Her sabah okula giderken o köprüden geçiyorum.
Belki bir orta yaş krizine giriyorum.
Brezilya, tarihindeki en ciddi ahlaki krizi yaşıyor.
Zor zamanlarda, istediğiniz kadar ağlayabileceğinizi düşünüyorum.
Paris'in içinden akan nehir, Seine'dir.
Seine Paris boyunca akar.
Seine Paris boyunca akar.