Translation of "Tokyo" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Tokyo" in a sentence and their turkish translations:

Voilà Tokyo.

Tokyo orada.

C'est Tokyo.

- Bu Tokyo.
- Burası Tokyo.

- Il vit à Tokyo.
- Il habite à Tokyo.

O, Tokyo'da yaşıyor.

- Mon frère vit à Tokyo.
- Mon frère habite à Tokyo.

- Erkek kardeşim Tokyo'da yaşıyor.
- Kardeşim Tokyo'da yaşıyor.
- Erkek kardeşim Tokyo'da oturuyor.

- Je suis né à Tokyo.
- Je suis née à Tokyo.

Tokyo'da doğdum.

La pollution recouvrait Tokyo.

Tokyo'nun üzerine sis çöktü.

Je viens de Tokyo.

Ben Tokyoluyum.

J'ai voyagé à Tokyo.

Tokyo'ya bir gezi yaptım.

Il est à Tokyo.

- Tokyo'da.
- O Tokyo'da.

Je vis à Tokyo.

Tokyo'da yaşıyorum.

Il habite à Tokyo.

O, Tokyo'da yaşıyor.

Tokyo est au Japon.

Tokyo Japonya'da yer almaktadır.

Tokyo est loin d'ici.

Buradan Tokyo'ya uzaktır.

J'irai à Tokyo demain.

Yarın Tokyo'ya gideceğim.

Hier, j'étais à Tokyo.

Dün Tokyo'daydım.

- Quand arriverai-je à Tokyo ?
- Quand est-ce que j'arriverai à Tokyo ?

Tokyo'ya ne zaman varacağım?

Tokyo est une grande ville.

Tokyo büyük bir şehir.

Il aime vivre à Tokyo.

O Tokyo'da yaşamayı seviyor.

Je viens de Tokyo, Japon.

Ben Tokyo, Japonya' lıyım.

Il a déménagé à Tokyo.

Tokyo'ya taşındı.

Il m'a appelé de Tokyo.

O, beni Tokyo'dan aradı.

Je suis à Tokyo aujourd'hui.

Bugün Tokyo'dayım.

Elle m'a appelé de Tokyo.

O beni Tokyo'dan aradı.

Je veux aller à Tokyo.

Ben Tokyo'ya gitmek istiyorum.

Il part pour Tokyo demain.

O, yarın Tokyo'ya hareket edecek.

C'est plus petit que Tokyo.

Tokyo'dan daha küçük.

Tokyo était-il nuageux hier ?

Dün Tokyo'da hava bulutlu muydu?

Il va souvent à Tokyo.

O, sık sık Tokyo'ya gider.

L'avion a atterri à Tokyo.

Jet Tokyo'da indi.

- J'ai un ami qui vit à Tokyo.
- J'ai une amie qui vit à Tokyo.

Tokyo'da yaşayan bir arkadaşım var.

- Je suis né à Tokyo en 1968.
- Je suis née à Tokyo en 1968.

1968'de Tokyo'da doğdum.

La conférence aura lieu à Tokyo.

Konferans Tokyo'da düzenlenecek.

Je vais partir demain à Tokyo.

Yarın Tokyo'ya hareket ediyorum.

Il est allé à Tokyo hier.

O, dün Tokyo'ya gitti.

Il est arrivé à Tokyo hier.

Dün Tokyo'ya vardı.

« Où habitez-vous ? » « J'habite à Tokyo. »

"Nerede yaşıyorsun?" "Tokyo'da yaşıyorum."

Tokyo est une très grande ville.

Tokyo çok büyük bir şehirdir.

Tokyo est plus grande que Yokohama.

Tokyo Yokohama'dan büyüktür.

Je suis arrivé à Tokyo hier.

Dün Tokyo'ya vardım.

Son mari vit maintenant à Tokyo.

Kocası şimdi Tokyo'da yaşıyor.

Ses filles sont parties à Tokyo.

Onun kızları Tokyo'ya gitti.

Tokyo est la capitale du Japon.

Tokyo Japonya'nın başkentidir.

Il a un frère à Tokyo.

Onun Tokyo'da bir erkek kardeşi var.

La capitale du Japon est Tokyo.

Japonya'nın başkenti Tokyo'dur.

Depuis quand habitez-vous à Tokyo?

Ne zamandan beri Tokyo'da yaşıyorsun?

Cette route relie Tokyo et Osaka.

Bu yol Tokyo'yu Osaka'yla bağlar.

Tokyo est à 5 miles d'ici.

Buradan Tokyo'ya beş mildir.

Londres est plus petit que Tokyo.

Londra Tokyo'dan küçüktür.

Hier, je suis arrivé à Tokyo.

- Dün Tokyo'ya ulaştım.
- Dün Tokyo'ya vardım.

Je vais partir à Tokyo demain.

Yarın Tokyo'ya gidiyorum.

- « Où habitez-vous ? » « J'habite à Tokyo. »
- « Où est-ce que vous habitez ? » « J'habite à Tokyo. »

- "Nerede yaşıyorsunuz?" "Tokyo'da yaşıyorum."
- "Nerede yaşıyorsun?" "Tokyo'da yaşıyorum."

- Ce train circule entre Tokyo et Osaka.
- Ce train-ci circule entre Tokyo et Osaka.

- Bu tren Tokyo ve Osaka arasında çalışır.
- Bu tren Tokyo ile Osaka arasında işler.

- Comment as-tu gagné ta vie à Tokyo ?
- Comment avez-vous gagné votre vie à Tokyo ?

Tokyo'da nasıl geçindin?

Dans le district de Ginza, à Tokyo.

Ginza, Tokyo'da yer alıyor.

Je quitterai Tokyo pour Osaka ce soir.

- Tokyo'dan Osaka'ya bu akşam gideceğim.
- Bu gece Tokyo'dan Osaka'ya hareket edeceğim.

La route va de Tokyo à Osaka.

Yol Tokyo ve Osaka arası çalışır.

Il part à Tokyo à dix heures.

O saat onda Tokyo'ya hareket eder.

Je l'ai rencontré par hasard à Tokyo.

Onunla tesadüfen Tokyo'da tanıştım.

Il est allé a Tokyo pour affaires.

O, iş için Tokyo'ya gitti.

Je vais à Tokyo tous les jours.

Her gün Tokyo'ya giderim.

Ma sœur ira à Tokyo l'année prochaine.

Kız kardeşim gelecek sene Tokyo'ya gidecek.

Notre nouveau siège social est à Tokyo.

Yeni merkezimiz Tokyo'dadır.

J'espère partir de Tokyo pour quelques jours.

Ben birkaç gün için Tokyo'dan uzaklaşmayı umuyorum.

Je suis arrivé à Tokyo à midi.

Ben öğleyin Tokyo'ya vardım.

Toutes sortes de gens vivent à Tokyo.

- Tokyo'da her çeşit insan yaşar.
- Tokyo'da her türlü insan yaşıyor.
- Tokyo'da her türde insan yaşar.

Demande-lui s'ils vivent toujours à Tokyo.

Ona hâlâ Tokyo'da yaşayıp yaşamadıklarını sor.

Je vais passer le weekend à Tokyo.

Hafta sonunu Tokyo'da geçireceğim.

Par rapport à Tokyo, Londres est petit.

Londra, Tokyo'ya kıyasla küçüktür.

Cela nous prit deux heures d'atteindre Tokyo.

- Tokyo'ya varmamız iki saat aldı.
- Tokyo'ya gitmemiz iki saat sürdü.