Translation of "Sait" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Sait" in a sentence and their turkish translations:

Elle sait. Elle sait toujours.

O bilir. O her zaman bilir.

- Tom le sait.
- Tom sait ça.

Tom onu biliyor.

Tom sait.

- Tom biliyor.
- Tom bilir.
- Tom tanıyor.
- Tom tanır.

Dieu sait.

Tanrı bilir.

- Il sait mentir.
- Il sait raconter des mensonges.

O nasıl yalan söyleyeceğini biliyor.

- Comment sait-il cela ?
- Comment sait-il ça ?

O onu nereden biliyor?

- Comment sait-elle cela ?
- Comment sait-elle ça ?

O onu nasıl biliyor?

- Il sait conduire.
- Il sait conduire une voiture.

O, araba sürebilir.

- Personne ne le sait.
- Personne ne sait cela.

Onu hiç kimse bilmiyor.

Qui sait cela ?

Onu kim biliyor?

Elle sait patiner.

O patenle kayabilir.

Il sait siffler.

O ıslık çalmayı bilir.

Il sait nager.

O yüzmeyi bilir.

Tom sait nager.

Tom yüzebilir.

Personne ne sait.

Kimse bilmiyor.

Quelqu'un le sait.

Birisi onu bilir.

Bob sait cuisiner.

Bob yemek pişirebilir.

Sait-elle danser ?

O dans etmeyi biliyor mu?

Elle sait tout.

O her şeyi bilir.

Dieu sait pourquoi.

Sebebini Allah bilir.

Tom sait conduire.

Tom araba sürebilir.

Tom sait ça.

- Tom bunu biliyor.
- Tom onu biliyor.

Elle sait nager.

- O yüzebilir.
- Yüzebilir.
- Yüzme biliyor.

Elle sait cuisiner.

Yemek pişirmeyi biliyor.

Marie sait nager.

Mary yüzebilir.

Il sait pourquoi.

O nedenini biliyor.

Elle sait pourquoi.

O nedenini biliyor.

Elle sait chanter.

O, şarkı söyleyebilir.

Tom sait cuisiner.

Tom yemek pişirebilir.

- Sait-il que tu l’aimes ?
- Sait-il que tu l'aimes ?

Senin onu sevdiğini o biliyor mu?

- Il sait que tu sais.
- Il sait que vous savez.

O senin bildiğini biliyor.

- Elle sait que tu sais.
- Elle sait que vous savez.

- Senin bildiğini biliyor.
- Sizin bildiğinizi biliyor.

- Il sait qui nous sommes.
- Il sait qui on est.

O kim olduğumuzu bilir.

- Il sait où nous habitons.
- Il sait où on habite.

Nerede yaşadığımızı bilir.

- Personne ne sait quoi dire.
- Personne ne sait que dire.

Hiç kimse ne söyleyeceğini bilmiyor.

- Ta femme le sait-elle ?
- Votre femme le sait-elle ?

Karın biliyor mu?

- J'ignore s'il le sait.
- Je ne sais s'il le sait.

Onun bilip bilmediğini bilmiyorum.

Tout le monde sait tout et personne ne sait rien !

Herkes her şeyi bilmez ama hiç kimse hiçbir şeyi bilir.

- Tom sait cuisiner les spaghettis.
- Tom sait préparer les spaghettis.

Tom nasıl spaghetti pişireceğini biliyor.

Personne ne sait. Disparaître.

Kimse bilmiyor ki. Kayboluyor.

Mais Facebook le sait.

Ama Facebook biliyor.

Dieu seul le sait.

Sadece Allah bilir.

Elle sait certainement cela.

O, onu biliyor.

Sait-il parler anglais ?

O, İngilizce konuşabilir mi?

On sait à l'odeur.

Burun bilir.

J'ignore s'il le sait.

Onun bilip bilmediğini bilmiyorum.

Marie sait comment s'amuser.

Mary nasıl eğleneceğini biliyor.

Il sait parler japonais.

O Japonca konuşabilir.

Tom en sait trop.

Tom çok şey biliyor.

Je sais qu'elle sait.

Onun bildiğini biliyorum.

Je sais qu'il sait.

Onun bildiğini biliyorum.

Cet oiseau sait voler.

Bu kuş uçabilir.

Il sait comment parier.

O nasıl bahis yapılacağını bilir.

Tom ne sait rien.

Tom hiçbir şey bilmiyor.

On le sait déjà.

- O eski bir haber.
- Bu eski haber.

Quiconque sait-il conduire ?

Araba sürebilecek biri var mı?

Tom sait comment plonger.

Tom nasıl dalacağını biliyor.

J'espère que Tom sait.

Umarım Tom biliyor.

On ne sait jamais !

Bu işler hiç belli olmaz.

Il sait bien lire.

O iyi okuyabilir.

Elle sait parler français.

O, Fransızca konuşabilir.

Personne ne le sait.

Hiç kimse bunu bilmiyor.

Elle sait parler espagnol.

O İspanyolca konuşabilir.

Qui sait parler anglais ?

Kim İngilizce konuşabilir?

Marie sait-elle danser ?

Mary dans etmeyi biliyor mu?

Bob sait aussi conduire.

Bob da araba sürebilir

Il le sait déjà.

O bunu zaten biliyor.

Elle le sait probablement.

O galiba biliyor.

Tom sait comment gagner.

Tom nasıl kazanacağını bilir.

Il en sait trop.

O çok şey biliyor.

Tom sait-il cuisiner ?

Tom yemek pişirebiliyor mu?

Tom sait-il chanter ?

Tom şarkı söyleyebiliyor mu?

Seul Tom le sait.

Sadece Tom biliyor.

Personne ne sait vraiment.

Hiç kimse gerçekten bilmiyor.

Il sait bien cuisiner.

Yemek pişirmeyi iyi bilir.

Elle sait déjà lire.

O zaten okumayı biliyor.

Tom sait quoi faire.

- Tom ne yapacağını biliyor.
- Tom ne yapacağını bilir.

Tom sait déjà lire.

Tom zaten okumayı biliyor.

Elle seule sait m'aider.

Bana nasıl yardım edileceğini yalnızca o bilir.

Ken sait bien nager.

Ken yüzmede iyidir.

Tom sait-il pourquoi ?

Tom nedenini biliyor mu?