Examples of using "Sévèrement" in a sentence and their turkish translations:
Belediye başkanını sert bir biçimde eleştirdi.
Onu ağır bir biçimde cezalandırmalıyız.
Şiddetle cezalandırılmalıdır.
Ağır bir şekilde cezalandırılmalı.
Tom ciddi bir şekilde yenildi.
Kanadı ciddi biçimde hasar görmüş bir kuş buldum.
İnsanlar, inşaatı sırasında Eyfel Kulesi'ni şiddetle eleştirdiler.
Beni çok kaba şekilde yargılama.
Tom öldürülmeden önce kötü bir biçimde dövüldü.
Kendini bir saldırıya atarak savaşın kontrolünü kaybetti ve Bernadotte'nin Kuzey Ordusu
Tom kötü şekilde dövüldü.