Examples of using "Rural" in a sentence and their turkish translations:
Fazla kırsaldı, uzaktı, teşvikler vermiyordu.
ilgili hikâyeler vardı; kente göçlerin Zambiya'daki köylere etkilerinden tutun,
sahipti, bu arada tarıma dayalı ve gelişmemiş bir bölgeydi.
Kırsal göçü Almanya'nın bu bölgesindeki bütün köylerin nüfusunu azalttı.