Examples of using "Réveil" in a sentence and their turkish translations:
Alarmı kapat.
Bu benim çalar saatim.
- Çalar saat ötüyor.
- Çalar saat çalıyor.
Biz uyuyakaldık.
Bu, alarmınıza iş dışında bir anlam yükler.
O uyuyakaldı.
Uyandıktan sonra yüzmeye gittim.
Bu sabah alarmım çalmadı.
Çalar saat beni 7:00 de uyandırır.
- Bu sabah alarmlı saatim çalmadı.
- Bu sabah çalar saatim çalmadı.
Odanda bir çalar saatin var mı?
Bu çalar saat, günde bir dakika ileri gidiyor.
Dün uyuyakalmışım.
Sen uyanırken artık burada olmayacağım.
CA: Yani uyandın ve hepsini internette okudun.
Bu sabah kötü habere uyandık.
O yanında bir çalar saati almadan asla yolculuk yapmaz.
Alarmım bu sabah çalmadı ve böylece okulu kaçırmış oldum.
Çalar saatim çalışmadı. Geç kalmamın nedeni budur.
İlk bakışta Totoro çok benzemeyen bir genetik kombinasyonu çalar saat, termos, kedi, tavşan ve penguen gibi.
Uyuyakalmamalıydım.