Examples of using "Prises" in a sentence and their turkish translations:
Kendi kendilerine çözüme ulaşma ihtimalleri pek yok.
Bu fotoğrafların çekildiği zaman,
birçok insan var.
Neredeyse bir asırdır,
bütün bu önlemler alındığında bizim
Çünkü kararlar ortak alınır
- Suçüstü yakalandılar.
- Onlar suçüstünde yakalandılar.
Bu fotoğraflar nerede çekildi?
Tüm park yerleri doluydu.
Paris'te çektiğiniz resimlere bir bakayım.
Mantıklı karar vermek için gerekli öz denetimden mahrumdular,
nasıl bir yaptırım yaptıklarını da gördük
Fakat diğer şeylerin de göz önünde bulundurulması gerekirdi.
Aldığım kararları neden verdiğimi biliyorum
günümüzde işle ilgili birçok karar bu şekilde alınıyor.
ve etkileyen fiziksel, tespit edilebilir ve duygusal işlevsel değişimler.
Çekilen fotoğraflarda yıldızlarda görünmüyordu
Bazı fotoğraflar ölüm tehlikesi altında çekildi.
Tüm odalar tutuldu.
Paris'te çektiğin fotoğrafları bana göster.
Onların verdiği kararları asla vermeyebiliriz
Bu resimlerin ne zaman çekilmiş olabileceği hakkında bir fikrin var mı?
Onlar bir kar fırtınasına yakalandılar.
Bugün en yeni gelişmelerini ya da prestijli birinin
Tüm iyi koltuklar çoktan alınmıştır.
Biz pusuya düşmüştük.
Belkide bütün dünyada alınan bu önlemler bu yüzden olabilir mi?
Virüsün daha fazla yayılmasını engellemek için ciddi tedbirler alınmalı.
Bir kar fırtınasına yakalandık.
Balıkçılar avlarının resimlerini çektiler.
Dev bir kalamarın ilk görüntüleri, Japonya kıyılarında 2012'de yakalandı.
Haydutlar tarafından pusuya düşürüldük.
hani karınla aslında iş yerindeyken çekildiğin karşılıklı attığın fotoğraflar var ya hani
Peki ya Avrupa? Avrupa ölümle boğuşuyor. Çünkü bizler bu virüsü yeterince ciddiye almadık.
Av nerede?
Kayanın üzerinde el ya da ayak için tutunacak yerler yoktu.
Merkezi Çin'de Yangtze nehri boyunca şehirler ve taşra 50 yıldan daha fazla bir süredir ülkenin en kötü kuraklığı ile boğuşuyor.
Onlar onu iyi idare etti.