Translation of "Préparent" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Préparent" in a sentence and their turkish translations:

Tom et Marie se préparent pour sortir.

Tom ve Mary dışarı çıkmaya hazırlanıyorlar.

Comment préparent-ils ce poisson en France ?

Onlar Fransa'da bu balığı nasıl hazırlıyorlar?

Nous savons que des changements majeurs se préparent.

Sert ve dramatik bir değişimle karşı karşıyayız biliyoruz.

Se préparent à passer un examen de maths --

henüz sadece sınava hazırlanıyorlar,

La plupart des étudiants se préparent pour les examens finaux.

Çoğu öğrenci final sınavları için hazırlanıyor.

Magdalena et Lech se préparent pour leurs examens de polonais.

Magdalena ve Lech, Lehçe sınavlarına hazırlanıyorlar.

Tom et Mary préparent un pic-nique au bord du lac.

Tom ve Mary gölde bir piknik planlıyorlar.

Les poissons nettoyeurs ôtent les peaux mortes et les parasites. Ils préparent le petit jeune pour son grand soir.

...temizlikçi balıklar ölü deri ve parazitleri söküyor. Genci, büyük geceye hazırlıyorlar.