Examples of using "Opposants" in a sentence and their turkish translations:
ve karşıt görüşlüler...
Zalim hükümetler sık sık siyasi rakiplerini hapsederler.
Tabii ki siyasi muhalifler bana güldüler.
Acımasız hükümetler sık sık siyasi muhaliflerini cezaevine sokarlar.
Partide,onun politik rakiplerinden biri onu birçok misafirin önünde küçük düşürdü.
Karşıtlar genetik mühendisliği bitkilerin çapraz döllenme yapabileceğini ve diğer bitkilere zarar verebileceğini söylüyorlar.