Examples of using "Modernes" in a sentence and their turkish translations:
fosil kayıtlarıyla karşılaştırdığımız
Modern yöntemler sanayiyi geliştirdi.
Modern filmlerden hoşlanmıyorum.
O mimar çok modern evler inşa ediyor.
Tom modern tablolardan oluşan güzel bir koleksiyona sahip.
Modern insanlar araba olmadan yapamaz.
Eğer günümüzün mücadelesi hakkında bir hikâye anlatmak istesem
Kyoto'da hem eski hem de modern yapıları görebilirsiniz.
Modern iletişim ve ulaşım sistemleri sayesinde dünya küçülüyor.
Eski kabin pek çok modern cihazdan yoksundu, hatta bir odun sobası bile vardı.
Modern DNA analizleri, ABD'de birçok kişiyi temize çıkardı.