Translation of "Kilos" in Turkish

0.015 sec.

Examples of using "Kilos" in a sentence and their turkish translations:

8 trillions de kilos.

Tam 8 trilyon kilo,

J'ai pris trois kilos.

Üç kilo aldım.

Je perdis trois kilos.

Üç kilo verdim.

Cent trente kilos de muscles.

130 kiloluk kas yığını.

Je veux perdre quelques kilos.

Birkaç kilo vermek istiyorum.

Il pèse soixante-dix kilos.

O yetmiş kilo ağırlığında.

Je pèse environ 60 kilos.

Yaklaşık 60 kiloyum.

Je pesais soixante-dix kilos.

Yetmiş kiloydum.

Je dois perdre quelques kilos.

Birkaç kilo zayıflamalıyım.

- J'ai perdu dix kilos en trois mois.
- Je perdis dix kilos en trois mois.

Üç ay içinde on kilo zayıfladım.

Je voudrais deux kilos de pommes.

İki kilo elma istiyorum.

Il fait plus de 80 kilos.

- O, 80 kilonun üzerinde.
- O 80 kilodan fazla geliyor.

J'ai pris deux kilos cet été.

- Bu yaz iki kilo aldım.
- Bu yaz iki kilo almışım.

- Il semble que vous ayez perdu quelques kilos.
- Il semble que tu aies perdu quelque kilos.

Birkaç pound kaybetmiş gibi görünüyorsun.

Tom a perdu plus de 45 kilos.

Tom 45 kilodan fazla kaybetti.

Tom a perdu plus de trente kilos.

Tom otuz kilodan fazla verdi.

- Combien de kilos avez-vous perdu le mois dernier ?
- Combien de kilos as-tu perdu le mois dernier ?

Geçen ay kaç kilo verdin?

En deux mois, j'ai perdu environ 10 kilos.

İki ayda yaklaşık 10 kilo kaybettim.

Le maximum est une charge de 100 kilos.

100 kiloluk bir yük azamidir.

Sur la Lune, je pèserais seulement quinze kilos.

Ben ayda sadece on beş kilo gelirdim.

Tom est plus lourd que Jack par 4,5 kilos.

Tom Jack'ten on pound daha ağırdır.

Elle s'est promis de perdre trois kilos avant l'été.

O yazdan önce üç kilo kaybedeceğine dair kendi kendine söz verdi.

Le poids de ces pommes est de deux kilos.

Bu elmaların ağırlığı iki kilodur.

Les tortues luth peuvent peser des centaines de kilos.

Leatherback kaplumbağaları yüzlerce kilo ağırlığında olabilirler.

Après le mariage, ma femme a pris deux kilos.

Karım evlendikten sonra beş kilo aldı.

Un kilo de ketchup correspond à deux kilos de tomates.

Bir kilo ketçap, iki kilo domatese karşılık gelir.

Il y a un excédent de bagages de quatre kilos.

Bu çantanın dört kilo fazlası var.

Une entreprise qui pourrait aider à réduire les milliards de kilos

Çevremizi, nehirlerimizi, okyanuslarımızı

- T'as pris quelques kilos, non?
- Tu as un peu grossi, non?

Biraz kilo aldın, değil mi?

Je n'arrive pas à soulever des caisses au-delà de trente kilos.

Otuz kilogramı aşkın kutuları kaldıramam.

Alors elle a ramené à la maison cette boule d'amour de 45 kilos.

Sonra bu 50 kiloluk pofidik sevgi yumağını eve götürmüş

Deux cent cinquante kilos est un poids extraordinaire, même pour un joueur de sumo.

250 kg, bir sumo güreşçisi için bile olağanüstü bir ağırlıktır.

De ses 1,5 mètre de haut, ce mammifère de 100 kilos est puissant et parfaitement capable d'infliger des blessures mortelles.

1,5 metre uzunluğundaki, 100 kiloluk bu görkemli memeli, çok rahat bir şekilde ölümcül yaralar verebilir.