Examples of using "Dix" in a sentence and their turkish translations:
On, on bir, on iki, on üç, on dört, on beş, on altı, on yedi, on sekiz, on dokuz, yirmi.
On, yüzün yüzde onudur.
On üzeri yüz anlamına geliyor bu kelime.
O on dil konuşur.
On yıl uzun bir zamandır.
10, 20, 30 -
İşte 10,00 dolar.
On gün geçti.
Benim on dolma kalemim var.
On günde on kaza oldu.
- On dimen bir dolara eşittir.
- Yüz sent bir dolara eşittir.
O, on dili konuşabiliyor.
- Okulumuz on sınıfa sahiptir.
- Okulumuzun on tane dersliği vardır.
Son on yıl içinde,
On yıl uzun bir zamandır.
Ben on sekiz yaşındayım.
- O on çocuğa sahiptir.
- Onun on tane çocuğu var.
- O on çocuğa sahiptir.
- Onun on tane çocuğu var.
O on dil biliyor.
O on dil konuşur.
O on dil konuşuyor.
On dakika bekledim.
Onun on ineği var.
On tabak istiyorum.
Ona kadar sayarım.
On kilometre koştuk.
Bana on dakika ver.
On tane sığırımız var.
On yaşında mısın?
On bin yen yeterli mi?
- On dakikalık bir mola alalım.
- 10 dakikalık bir mola alalım.
Kitabınızda onuncu sayfayı açın.
Yat kulübümüzün on üyesi vardır.
Onu on dolara sattım.
Saat ona kadar deliksiz uyudum.
O, on dakika içerisinde geri gelecek.
On dakika içinde hazır olacağım.
Ben gelecek yıl on yedi olacağım.
On, yirmi, otuz, kırk, elli, altmış, yetmiş, seksen, doksan, yüz.
Sana on dolar borçluyum.
Neredeyse saat on.
Helen on yedi yaşında .
- Birden ona kadar sayın.
- Birden ona kadar say.
On yıl geçti.
10'a kadar döneceğim.
Onda geri döneceğim.
Saat onu yirmi geçiyor.
On ev yanıp kül oldu.
En az on kitabım var.
Onlar on düşman gemisini batırdılar.
On dakikalık bir mola verelim.
- O, on yedi yaşındadır.
- O on yedi yaşında.
Ona on dolar borçluyum.
Altı ve dört on eder.
Sadece on kitabım var.
Biz on dakika bekledik.
Saat tam on.
O yetmiş kilo ağırlığında.
Saat 10 da ayrılıyorum.
Ben tam on mil yürüdüm.
Bugün, on yaşına giriyoruz.
- Ben de 17 yaşındayım.
- Ben de on yedi yaşındayım.
Nick bana on dolar borçludur.
On dakika bekledin.
O on dakika bekledi.
Yetmiş kiloydum.
Saat onu dokuz geçiyor.
Saat onda uyurum.
Oğlum on yaşında.
On dakika bekleyebilir misin?
Bu gömlek on dolardır.
Gemi on metre uzunluğundaydı.
Saat yaklaşık on mudur.
O mera on dönümdür.
- Bana on dolara mal oldu.
- O, bana 10 dolara mal oldu.
- Bir mürekkepbalığının on kolu vardır.
- Bir mürekkepbalığı on kola sahiptir.
Saat on dakika geri kalmış.
On yaşında bir oğlum var.
On yaşında bir erkek çocuğum var.